KAN VE GÖZYAŞI

Bizler doğal olarak işimize gücümüze yoğunlaşırken bölgemizde ki sıcaklık gün geçtikçe artıyor.
Geçmişi izlemeden geleceği sağlıklı analiz etmemiz çok zor. Gelin sizinle şöyle yakın tarihte
yaşananları analiz edelim, bunların ülkemize etkilerinden bahsedelim.
11 Eylül 2021, ABD’de ikiz kuleler bombalanıyor, tüm ibre Müslümanların üzerine dönüyordu. Irak ve
Afganistan, ABD tarafından askeri saldırıya maruz kalıyor. Bölgeye özgürlük adı altında sayısız zulüm
kan ve gözyaşı bırakıyordu. ABD Irak’ın çok yüksek miktarda altın ve madenini ülkesine taşıyor, dünya
sadece izlemekle yetiniyordu. Yıllarca sözde aranan Bin Ladin en sonunda okyanusa atılıp oyunu
bitiriyorlardı. Geride sayısız aile yok oluyor çocuklar yetim büyüyordu. Binlerce kadınlar ABD
askerlerinin gecelik eğlenceleri oldu.
Biz ise o zamanlar içeride Fadime Şahin, Müslüm gündüz ilişkileriyle gündemimizi belirleyenlerin
olaylarıyla meşguldük. Mit içeride irticacı arıyorduk. Sakallı biri yobaz oluyor, sakalsız kafir oluyordu.
Türk, Kürt olaylarıyla boş dağları dövüp zaten az olan gelirlerimizi de böylece heba ediyorduk.
Darbeler, muhtıralarla on senede bir ülkemize rot balans ayarı veriliyordu. Hep derim yine diyeceğim
eğer yerli otomuzu, yerli uçağımızı, en son Aselsan telefonumuzu üretip dünya piyasasına
sürebilseydik şimdi çok rahat elimiz, emin olun Uygur kardeşlerimize bile yetişecekti. Kafamızı dışarı
çıkarmamıza asla izin verilmiyor iki baskın güç ortasında yoğrulup duruyorduk.
Suriye’de de aynı olaylar yaşanıyor, bu bölgenin insanlarının gözyaşları dinmiyordu. Şimdi Irak ve
Afganistan’a nispeten daha güçlü bir ülke olan İran hassas olduğu noktadan karıştırılıyordu. Başı açık
diye öldürülen bayandan sonra ülke de sular durulmuyordu. Yıllarca ambargoya maruz kalmış kırılgan
bir ekonomiye sahip olan İran bu kalkışmalardan büyük yara alıyordu. Haritaya bakıldığında ise bu
bölgelerde 20 yıldır huzur devam etseydi istatistiklere göre Irak, İran ve Suriye’ye olan ticaretimiz çok
büyük miktara ulaşacaktı. Şimdi de Yunanistan’ı kendine üst edinen ABD bu yağmacı politikayla
birlikte yeni bir oyunun fitilini ateşledi. İpek yolundan büyük pay isteyen, ve Akdeniz gazına da ortak
olmak istiyor. AB’liğini baskı altında tutup, Rusya ’Ukrayna üzerinden askeri ve ekonomik olarak
yıpratmak istiyor.
Ülkemizse çok büyük bir satrancın ortasında, çok büyük hamlelerle bu değişimden daha az yara alıp,
oluşan boşlukları değerlendirmek istiyor. Zengezur koridorunu açıp Türk birliği teşkilatı olan Türk
ülkelerine karayoluyla bağlantı kurmak istiyor. Bir bölgede savunma yaparken diğer bölgede atak
yapmaya hazırlanıyor. Bizim neler yapmak istediğimizi bizden iyi bilen Pentagon burnumuzun dibine
üst kuruyordu. Ülke olarak bir olayın arifesindeyiz. Atağa geçsek dolar şu kadar oldu diye içeriyi
kemirecek farelerle dolu ortam. Savunmaya geçsek elimizdekini de kaybedeceğiz. Velhasıl yukarı
tükürsek sakal bıyık olayı gibi. İnşallah devlet aklı en doğru zamanda en doğru hamleyi yapacaktır.
Mevcut durumda saltanat yaşayan serpme kahvaltılardan selfi çekip paylaşan ve en çok açız diye
bağıran güruha sesleniyorum, gerçekten mevcut olaylardan etkilenen zor durumdaki ailelere haksızlık
ediyorsunuz. Bu son maçı kazanan biz olacağız ama siz son kez verdiğimiz milli mücadele savaşın yine
birilerinin ekmeğine yağ sürmekten öteye geçemeyeceksiniz.
Selam ve muhabbetle...

YORUM EKLE
google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0