Bunun en somut örneği de 2023 stratejik planlarına göre Türkiye de teşvik edilmesi gereken öncelikli jeotermal kaynaklarına sahip olan bölgeler var.

Bunların içinde en zengini Bursa olmasına rağmen teşvik edilmesi gereken listede Bursa diye bir il yok.

Maalesef o stratejik planda adı yok, hiç geçmedi geçirilemedi.

Bu yıllarca böyle geldi böyle gitti.

Bu zamana kadar Bursa’nın kara kaderine dur diyecek bir baba yiğit bir yönetici ne yazık ki çıkmadı çıkamadı.

Neden kaynaklandı diye soru sorsak cevabı çok basit.

Her zaman söylediğim şeyi söylerim.

Sahipsizlikten ilgisizlikten.

İşte bunun için dedik ve demeye devam ediyoruz ki, Osmanlı payitahtı Bursa yönetim adına kara kederi olan bir il, talihsiz bir kent.

Hak ettiği değer verilmedi.

Bugünkü yöneticilerle de verilemediği apaçık.

Ama durun bi Dakka.

Bursa’nın çok değerli bir o kadar da cesur işadamları var.

Türkiye’nin turizm gücünü elinde bulunduran adeta dev TURSAB (Turizm Seyahat Acenteleri Birliği) ne otağ kurmuş Başaran Ulusoy gibi güçlü bir ismi devirerek TURSAB genel başkanı olan Bursalı işadamı Hasan Erdem var.

TURSAB’ın başına Bursalı bir işadamını gelmesi otomatikman Bursa adına büyük şans ve avantaj oluşturduğunu söylemeye gerek yok sanırım.

Bu nedenledir ki Bursa artık eskisi gibi olmayacak.

Kötü kaderini yenecek.

Örneğin BEBKA – Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı var.

Bunun gibi Türkiye de 12 tane kalkınma ajansı var.

Ama ve ne yazık ki bunların içinde en az teşvik alan il Bursa.

İşte yıllarca bunu söylemeye çalışıyoruz.

Uludağ heba edildi yıllarca, İznik yine öyle.

Bu sıkıntılar ortadan kaldırılması gerekir.

Mesela Bursa’da Düne kadar ulaşım sorunu vardı.

Yani iş dünyası ve turizm adına Bursa hep İstanbul’un arka bahçesi oldu.

Ama bu kez İstanbul Bursa’nın arka bahçesi olacak

Bunu kim diyor?

TURSAB’un yeni başkanı Bursalı işadamı Hasan Erdem.

Kendisiyle Tursab başkanlığı süreci ve Bursa’nın kötü kaderini ne zaman yenebileceği üzerinde uzun uzun sohbet ettik.

Bursa’nın sıkıntılarını tek tek masaya yatırdı.

Ana başlıkları ortaya koydu.

Özetlemek gerekirse…

“Bursa adına çok iddialıyız” dedi.

“Bursalı birinin TURSAB  (Turizm Seyahat Acenteleri Birliği) gibi dev bir STK’nın başına gelmesi Bursa adına nasıl bir kazınım olur?” diye sordum.

Bursa’nın daha bakir keşfedilmeyen turizme yönelik öz kaynakları olduğu, İstanbul’un talan edilmiş bir şehir olduğu, Bursa ise işletilmesi gereken ürünlere sahip olduğu cevabını verdi ve sıraladı…

“Bununla birlikte Osmangazi köprüsünün büyük katkısı var. Bursa, Gebze, İzmir otobanı ulaşım adına en büyük kazanımlarımız Hızlı Tren 2019 sonunda bitirilirse bu da elimizi kolumuzu bir kat daha güçlendirecek. Bundan 5-6 yıl önce Bursa ulaşılamayan bir şehirdi. Şimdi rahat ulaşılacak bir şehir konumuna gelecek. İstanbul trafiğine girmek 4-5 saat demekti şimdi bir saatte Bursa. Yani yabancı konuk İstanbul trafiğine girmeden Bursa’ya rahat ulaşacak. Bursa’yı Turizm destinasyonunda da gereken yere oturtacağız. Bunun özeliliği hangi bölgelerden turizm çekebiliriz hangi bölgelerde hangi ülkelerden Bursa’yla ilgili doküman stantlarda yer almalı tanıtım materyallerini dağıtabiliriz. Yapığımız görüşmede Turizm bakanımız bile Bursa’nın turizm yönleriyle ilgili bir bilgiye sahip değil. Bursa’yı anlatacağız bundan sonra Bursa atılım içinde olacak turizm anlamında.”

BURSA’YA ÖZEL STADÜ DEĞİŞİKLİĞİ!

Başkan Hasan Erdem, TURSAB yönetmeliğinde değişikliğe gittiklerini ve Bursa’yı güney Marmara çanağının Türkiye Seyahat Acenteleri Birliğinin ana merkezi haline getireceklerini söyledi. Bunun için de Çanakkale Balıkesir, Bilecik ve Yalova’yı Bursa’ya bağlayacaklarını bu sistemin Bursa adına da büyük şans ve kazanç olacağını aktardı.

TURSAB başkanı Hasan Erdem, Siyasetçilerin yanlış söylemler de bulunabileceğini belirtirken, bu söylemlerin Bursa’ya zaman zaman zarar verebileceğini tahmin ettiği için kendisi TURSAB olarak turizmcileri temsil eden STK’lar olarak özellikle kamu kurum niteliğinde kullanacağı dil tamamen barış ve birlik üzerine, kültürlerin birbirine tanıma üzerine,  tamamen kaynaşmak üzerine olacağını ve bunu aşılamaya çalışacaklarını kaydetti..

Örnek verirken de şu tabloyu ortaya koydu.

“AB üzerinde Türkiye Turizm lobisi kurmayı hedefliyoruz. AB ülkelerinden Türkiye’ye gelmeyen milyonlarca turistin gelmesini sağlayacağız. Bunu bakanlıklar düzeyinde ifade ettik. Avrupa da ki seyahat acenteleri özellikle Almanya seyahat acenteleri birliği başkanının önümüzdeki günlerde İstanbul’a davet ettik. Sonrasında Bursa ya da getirerek Sheraton de organizasyonda mesleki dayanışma ve AB ülkeleri üzerinde Türkiye aleyhine başlatılan negatif algı operasyonunun pozitife dönmesini sağlamaya çalışacağız. Türkiye can ve mal güvenliği olmayan tehlikeli bir alan gibi olumsuz algıyı kıracağız.  Londra, Roma, Barcelona neyse Bursa’mız, İstanbul’umuz, Antalya’mız da o kadar güvenlidir diyeceğiz. Bu çirkin algıyı ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Türkiye’nin Turizm adına ortaya koyması gerektiği ama bu zamana kadar bir türlü koyulamayan güçlü irade eksikliğini gidereceğiz.”

ULUSOY HESAP VERMELİDİR!

Aslında önemli olan işin ehlinin başa gelmesidir.

Bir işi bilen kişi aksaklığın ne olduğunu bilir.

Biliyorsa da zaten Türkiye ye en iyi hizmeti yapacaktır.

Bu zaman kadar şansız dönemler yaşatılmış olabilir TURSAB adına.

“Uzun yıllar TURSAB cenderelerle uğraştırıldı ve iç sorunlarla zaman kaybetti.”

Bu cümleler Hasan Erdem’e ait.

Merak ettim nedir o sorunlar dedim.

Önceki başkan “Sayın Ulusoy hesap verecek, Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyenler adaletin huzurunda hesap verecek” dedi.

Şaşırdım.

Yoksa dedim..

Evet doğrudur dedi ve ekledi.

“Benim yanlışım varsa beni de devletim adaletli yargılasın. 500 milyon TL’nin ortada olmadığı, nereye harcandığını biz dahi tespit edemedik. 500 milyon TL. Bu para acentelerin bu kurumun parasıysa bu adam gelsin adaletin huzurun da bunu nereye harcadığının hesabını versin. Ortada bu para yok. Gelsin bu paranın hesabını versin biz de rahat edelim” dedi.

Vay vah da vay vah…

Haksızlık kol geziyor desenize.

Lan şu para adamlığı bile bozuyor bee.

Adam bildiklerimiz para ve makam bulunca artık ne oluyorsa oluyor.

TURSAB’ın çiçeği burnunda başkanı Hasan Erdem, Devletin savcısını adaleti harekete geçirdiğini belirtti ve “Bu hafta belgeleri verdik davayı açtık. İki tane bağımsız denetçi firmayla anlaşma yaptık, derinlemesine araştırılıyor, belgeler çıkarılıyor. Birde Turizm bakanlığından da denetim istedik.  Bu para nerdeyse, devletin parasını milletin parası nerdeyse bulup getirsinler” dedi.

Sayın Erdem’in işi de zor.

Yani TURSAB’ üyelerinden toplanan para kasada yok muş.

Neden hep giden tası tarağı toplarken önüne çıkan her şeyi toplar anlayamadım.

Aslında anlamışım anlaymışım ama az anlamışım!

Parayı görünce çok anlaşılıyormuş meğer.

Sayın Erdem’e kolaylıklar diliyorum.

Ama şunu itiraf edeyim.

Kendisini ziyaretimde bendenize ney faslı çekti.

Doğal çiçek çayı eşliğinde tam bir Anadolu enstrümanı uzun havalarda türkülerde yanık, dertli ve havalarda kullanılan ney..

Sayın Hasan Erdem’e ziyarete gittiğiniz de ney faslı geçmeden dönmeyin derim.

Anadolu gibi Anadolu insanı…

TURSAB (Turizm Seyahat Acenteleri Birliği) başkanlığında başarılar diliyorum.