Bahadınlı, size (20 Mayıs) 10.30'da Şişli Tiyatrosu'nda düzenlenecek anma töreninin ardından Karacaahmet Mezarlığı'nda sonsuzluğa uğurlanacak.

Köy Enstitülerinden yetişen, sınıfının yanında yayıncılığın içinde olan Yusuf Ziya Bahadınlı, 1965'te Türkiye İşçi Partisi'nin muhteşem milletvekillerinden biri olarak Meclis kürsüsünden halkın sesi oldu.

Bahadınlı yalnızca bir yazar, öğretmen, yayıncı ya da eski milletvekili değildi. O, Aleviliğin özgürlükçü bir toplumsal damar olarak kavrayışı, bu anlayışı sosyalist düşüncelerle harmanlayan fikirlerle bir düşünürdü. Hayatı boyunca boyun eğmeyen, sürgünlere, baskılara rağmen teslim olmaktan vazgeçmeyen bir komünistti.

Türkiye ilericiliğinin, devrimci hareketinin ve halkçı edebiyatın simge isimlerinden biri olan Bahadınlı, ardından sayısız eser, derin bir mücadele olacak hafızası ve ilham kaynağı bir yaşam bıraktı.

'Devrim ve sosyalizm mücadelesi onun elindeki anının merkezinde yer aldı'

TKP, Bahadınlı'nın yaşamını kaybetmesinin ardından bir açıklama yayımladı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Yaşam boyunca işçi sınıfının özgürlüğü için verilen mücadelenin ön saflarında yer alan bir komünisti, üretken bir aydını, yoldaşımız, parti üyesi Yusuf Ziya Bahadınlı'yı kaybetmenin derin üzüntüsünü emeklemesi”

Devrim ve sosyalizm mücadelesi onun anının merkezinde yer aldı. Cumhuriyet'in örgülerinin hemen ardından yetişen ilk kuşaklardandı, Köy Enstitüsünde eğitim aldı. Ardından da hep parçacık aydınlanması ve özgürlüğü için bıkmadan, yorulmadan mücadele etti. Yayıncılık yaptı ve çalıştı, meclis kürsüsünün işçi sınıfı için nasıl çalıştığını gösterdi, meydanlarda, sokaklarda verilen mücadelenin hep merkezinde yer aldı.

Onun daimi örgütlü mücadelesinin parçası oldu, partisinden, mücadelesinden hiç kopmadı. Anısı mücadelemizde, sosyalizm kavgamızda kalacağız.”