Türkiye'nin değişik illerinden buraya gelmiş hem Zafer Partililer hem de Zafer Partili olmadığı halde gönüllü, yurtsever insanlar var. Onlar desteğe geldiler. İşin doğrusu bekledikleri bugün burada Ümit hocayla kucaklaşmaktı, onu alıp gitmekti fakat olmadı. Biz yine Sayın Ümit Özdağ'ı Silivri Mahpushanesi'ndeki tek kişilik hücresine bırakıp evlerimize gideceğiz. Bu kararı veren mahkeme heyeti de bu akşam evlerine gidip sıcak yastıklarına, hava çok sıcaksa serin yastıklarına başlarını koyup uyuyacaklar. Fakat Sayın Ümit Özdağ tutuklu bir şekilde yargılamaya devam edecek.
Tutukluluk halinin sebebi de kaçma şüphesi ve delilleri karartma şüphesi oysa bütün deliller toplanmış vaziyette bu kuşku artık ortadan kalkmış durumda. Sayın Ümit Özdağ'ın kaçma şüphesinden söz etmek mizaha bile malzeme olamayacak bir iddiadır. Öyleyse bu yargılamada tutuklu yargılama kararında ısrar niyedir diye baktığımızda ta ilk güne 19 Ocak tarihine dönmemiz lazımdır. Eziyet için. Sayın Ümit Özdağ eziyet etmek içindir. O en başından beri yapılanın düşman ceza hukuku olduğunu söylemişti. Bugün Sayın Özdağ'ın savunma avukatlarından akademisyen Prof. Dr. Savaş Özdağ bunu düzeltme yoluna gitti. Düşman ceza hukuku yerine kaba kuvvet tabirini kullandı. Sayın Ümit Özdağ'a kaba kuvvet uygulanıyor. Yani hukuk ve kanunlar değil kaba kuvvet uygulanıyor. Şimdi yeniden tutuklu şekilde duruşmanın devamına karar verilmesi de bir kaba kuvvet halidir, bir düşman ceza uygulamasıdır. Düşman ceza hukuku uygulamasıdır. Yaşadığımız halin kısaca özeti budur. Varsa sorularınızı alabilirim.