Macar haber ajansı MTI'nin haberine göre, Macaristan'ın Sopron kentinde katıldığı bir forumda konuşan Köver, Londra'da 2001 yılından bugüne 500 kilisenin kapandığını, buna karşın 423 caminin inşa edildiğini ifade etti.

Londra'da iki yıl sonra ibadet eden Hristiyanlar ile Müslümanların sayısının aynı olacağını savunan Köver, "2020 yılında ibadet eden Hristiyanlar ile Müslümanların sayısı 800-900 bin civarında olacak. Ancak ibadet eden Hristiyanların yarısı 65 yaşı üzerindeyken, Müslümanların yarısı ise 25 yaşından daha genç olacak. Birleşik Krallık'ın kültürel ve demografik yapısı böyle görünüyor. Soru şu, Macaristan bundan kaçınmak istiyor mu istemiyor mu?" diye konuştu.

Avusturya ve İtalya seçim sonuçlarının Avrupa siyasetindeki dönüşümün bir göstergesi olduğunu vurgulayan Köver, Brüksel'in 2019 yılında düzenlenecek Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesi zorunlu sığınmacı kotasını üye ülkelere kabul ettirmeye çalışacağını söyledi.

Köver, 8 Nisan'da Macaristan'da yapılacak parlamento seçimlerinin tüm Avrupa'nın kaderini etkileyeceği görüşünü savundu.

Macaristan Başbakanı Viktor Orban da geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, göçmenlerin çoğunun İslam dünyasından geldiğini ve sürecin böyle devam etmesi durumunda Avrupa'nın birçok büyük kentinde Müslümanların çoğunlukta olacağını iddia etmişti.

Macaristan Devlet Bakanı Janos Lazar ise 7 Mart'ta yaptığı açıklamada, Viyana’nın göçmen ve yabancılar tarafından kötü bir yere dönüştürüldüğü yönünde açıklamalarda bulunmuş, Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz başta olmak üzere bir çok Avusturyalı siyasetçi Lazar'ın açıklamalarına tepki göstermişti.