Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada sanıklar ile avukatları hazır bulundu.
Tanık sıfatıyla ifade veren Yusuf T, olay tarihinden yaklaşık 2 ay önce Kara Havacılık Komutanlığında kurs görmeye başladığını, 15 Temmuz 2016 günü eğitim uçuşu yaptığı esnada hava araçlarının indirilmesi emri verildiğini belirtti.
İnişten sonra kışla içinde tatbikat yapılacağından bahsedildiğini, bunun üzerine sanık eski albay Murat Ağar'ın bazı kursiyerlerin kışladan ayrılmasına müsaade ettiğini anlatan Yusuf T, kendisinin de Kara Havacılık Komutanlığından ayrılanlardan olduğunu dile getirdi.
Olay tarihinde er olarak vatani görevini yapan M.D. mahkemeye gönderdiği ifadesinde, 15 Temmuz akşamı nöbetçi olduğunu, akşam saatlerinde helikopterlerin ışıkları sönük halde kalkış yaptığını belirtti.
Helikopterlerin terör saldırısına müdahale için havalandığını düşündüğünü aktaran M.D, "Kara Havacılıktan kalkan helikopterler Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne doğru izli mermi ile ateş ediyordu." diye konuştu.
Tanık M.D, sabah saatlerinde kışla emniyetini sağlamak için gelen polis ve jandarma ekiplerine darbeci helikopterler tarafından ateş edildiğini bildirdi.
3 sanığa tahliye kararı
Tanık beyanlarının alınmasından sonra iddia makamından görüşü soruldu.
Savcı, eski astsubaylar Fırat Darende, Fatih Sevinç ve Murat Özel ile eski yüzbaşı Nuri Osmancıoğlu'nun, "suç vasfının değişme ihtimali" ve "uzun tutukluluk süresi" göz önünde bulundurularak tahliye edilmesi talebinde bulundu.
Müzakerenin ardından mahkeme heyetinin kararını açıklayan Mahkeme Başkanı Oğuz Dik, sanıklar Darende, Sevinç ve Özel'in adli kontrol şartıyla tahliyesine, sanık Osmancıoğlu'nun tahliye isteminin ise reddine hükmetti.
Duruşma yarına bırakıldı.