"Harp zorunlu ve hayati olmalı ama milletin hayatı tehlikeye düşmedikçe harp bir cinayettir"
Evde, lokalde ya da başka bir yerde TV'lerinizi seyrederken gece karanlığını gösteren ekranın köşesinde bir ışık topu belirecek..Ekranda bir yay çizen ışık topu, ekranın diğer kenarında ışıklar saçarak patlayacak... Bu vahşi-emperyalist ama gerçek bir saldırının naklen yayınıdır... Ve binlerce masum, yoksul ve namuslu insan ölecek, evler yanacak, ocaklar sönecek... Bu da "Savaş Hakikatidir"
Dün bu faciaya Irak'a saldırılırken tanık olmuştuk. Bu gün Suriye'de yapılmak istenen de budur.
ABD, İngiltere AB ülkeleri ve işbirlikçileri dini istismar eden yobazlar, masum Suriye halkına karşı kanlı bir savaşa hazırlanıyorlar.
Türkiye Halkı; Komşu Suriye'ye hiçbir biçimde "Askeri Müdahale" yapılmasını istemiyor.
Buna Milletimizin rızası yoktur. %50 oy; Hıristiyan ve Yahudilerle ittifak yapılıp Müslümanlara karşı savaşmak için verilmedi.
Türkiye insan vücudu parçalayan, çocuklara vahşet örneği sergiletenlerle, canlı canlı yakanlarla birlikte olamaz. Türk Milleti hiçbir açıdan savaş kışkırtıcılığına aldanamaz, aldanmamalıdır.
Bu gün; "Barış'ı savunmak" en önde gelen, en yakıcı görevimizdir. Kardeş Suriye halkının felaketi üzerinden, siyasi ikbal peşinde koşanlara izin vermemeliyiz.
Hiç kimse Türk Milletinin Ellerini Müslüman Komşularımızın kanı ile kirletmesine sessiz kalamaz. Kanla yoğrulmuş ekmeğin bizim soframızda yeri yoktur.
Ege ve Marmara Baroları adına tarihin tanıklığında ve Türk Milletinin vicdanı önünde beyan ederiz.
Saygılarımızla.