banner101

Tarımda Kadının ( Analarımızın) Yeri

Her yıl Mayıs ayının ikinci Pazar günü “Anneler Günü” olarak kutlanmakta.
  Her türlü olumsuzluklara karşı, kendi hayatını bile tehlikeye atarak çocuklarını koruyan ve himaye eden, yegane varlığımız ANNE lerimizdir., "Anne sevgisi, sevgilerin en güzelidir. Anne, bağlılığın fedakarlığın, cömertliğin, karşılık beklemeden sevmenin sembolüdür
 Anneler çocukları için bir çok sıkıntılara katlanır. O, gerektiğinde yemez, yedirir. Giymez, giydirir. Dinimiz de, anne-babanın çocukları için katlandığı sıkıntılara, çektiği çilelere karşılık onları mükafatlandırmış,  Allah'ın rızasının kazanılabilmesi için öncelikle anne-babanın rızasının kazanılması emredilmiştir.
 
Annelerimizin (kadınlarımızın) da tarım sektörüne ciddi bir katkısı var. Kadınlarımız köyler de alın terini  ,  yüreğini ve emeğini üretmeye adamışlardır . Ancak öne çıkan kişi anlamında kadınlar hep geride kalmakta. Bu konu da kendini ifade edebilen,  yeterli sermaye birikimi ile öne çıkan kadın sayımız oldukça az. 
Köylerde genç kızlarımızın büyük çoğunluğu da artık Büyükşehir de yaşamak istiyor.  Bu da köyler de yaşayan genç nüfusumuzun şehre taşınmasında en önemli faktör. Eğer Analarımızı  köylerde tutabilirsek, evin tüm bireyleri de köyünde  tarlasına sahip çıkıp üretim yapabilecektir. 
Organik Pazar ve Organik Ürün  Karmaşası 
Bir fıkra var; Adamın bir tanesi 15 günde bir yurtdışına çıkıyor, her seferinde de iki tane büyük valiz ile geliyor. Gümrükten geçerken şüphelenmiyorlar, herhangi bir şey sormuyorlar. Sonra  bu durum bir gün  gümrük memurunun dikkatini çekiyor. 15 günde bir küçük bir çanta ile  gidiyor ve  2 büyük valizle geliyor.Bir şey var bunda diyor ve adamı kontrol için  durduruyor . Ne var içinde diye soruyor. Adam “kuş yemi var” diyor. Aç bakalım valizi diyor. Açıyor ve  silme saat çıkıyor. Hani kuş yemi demiştin diye soruyor.  Adam;  “beni ilgilendirmez ben dökerim saati kuşların önüne ister yerler ister yemezler” diyor. 
Günümüz de organik ürünler böyle bir şeye dönüştü. Organik ürün ibaresi , gerekli gereksiz , yalan yanlış yerli yersiz  her yer de kullanılmakta. 
eğer alım gücü varsa bir çok üründe organik olanı tercih ediyor. Bu da ülkemizde ve dünya da ciddi bir sektör olmaya başladı.
 Son açıklanan verilere göre, Dünyada 2017 yılında 186 ülkede organik tarım gerçekleştirilmiştir. Dünyada 58,9 milyon hektarlık alan organik standartlara göre sertifikalandırılmıştır. Bu alanın dağılımına bakıldığında % 45’i Okyanusya’da, % 25’i Avrupa, % 13’ü Latin Amerika, % 8’i Asya, % 6’sı Kuzey Amerika ve % 3’ü Afrika’da yer almaktadır. Dünyadaki organik tarım alanlarında, 2016 yılına kıyasla % 22’lik bir artış olmuştur. Organik tarım pazarı dünyada hızla gelişmekte ve büyümektedir, 2017 yılında 115,6 milyar dolara ulaşmıştır. 
Üretici ve tüketici taleplerine bağlı olarak organik gıda pazarı hızlı bir gelişim gösteriyor. Ancak bu işin ülkemizde  henüz bir yönergesi , yasası bulunmuyor.
Ülkemizde üzerinde üretim tarihi bulunan kaşeli yumurtayı organik yumurta diye satıldığına defalarca şahit olundu. Geçtiğimiz günler de Gümrük ve Ticaret Bakanlığı organik pazarlar ile ilgili hazırladığı taslağı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına göndermiş. Mahallelerde kurulan Organik Ürün Pazarları ve sonrasında Market raflarında ki organik ürün raflarını ilgilendiren bu çalışmaların bir an önce neticelenmesini arzulamaktayız.
YORUM EKLE

banner103

banner108

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0