Geçmiş dönem seçimlerde tahminler havada uçuşur ve anket sonuçları ile seçim tahminleri yapılırdı.
Doğruluk oranı yüksek bu anketlerle seçim sonuçları tahmin edilebilirdi.
Bu seçim geçmiş seçimlerden çok farklı. Nedeni ise Türkiye de bu formatta bir seçim ilk defa yapılıyor. Dolayısıyla seçim sonucunu kestirmek çok zor gözüküyor.
Tahminler var ancak net tablo hakkında kimse bir şey söyleyemiyor.
Vatandaş bir taraf da oyunu Cumhurbaşkanı adayına diğer tarafta da Meclis çoğunluğu için tercih ettiği siyasi partiye verecek. Partiye oy verirken de adayların niteliklerimi ön plana çıkacak, yoksa siyasi görüş ve ittifaka bağlılık mı esas olucak?
Seçmenlerin Cumhurbaşkanlığı seçiminde A adaya oy verip meclis oylamasında başka partiyi de tercih etme ihtimali de olabilir. Ondan dolayı da seçim sonucu net kestirilemiyor.
Seçmenin bu seçimde sergileyeceği tavır baz alınarak gelecek seçimlerdeki eğilimleri de tahmin edilecebilecektir.
Daha önceki EVET- HAYIR referandumunda Başkanlık sistemine geçiş sistemi onaylanmıştı.
Sayın Muharrem İNCE ve Meral AKŞENER hanımefendinin tekrar parlementer sisteme dönüş yapacağız vaadi 24 Haziran Başkanlık seçimini önceki referandumun da tekrarı niteliğine soktu .
Mübarek Ramazan ayına da denk gelen bu seçimler de ortada bir sessizlik var. Derin bir sessizliğin olduğu bu seçimde “SESSİZ ÇOĞUNLUĞUN SESİ” ve seçmenin sandık başında son gün vereceği karar sonucu etkileyecektir.
Hangi parti kazanırsa kazansın, siyasi görüşümüz ne olursa olsun çiftçisi ile sanayicisi ile Güçlü Türkiye için çalışmaya devam etmeliyiz. Bu noktada çok önemli bir konuya da değinmek istiyorum.
Fetullahçı Terör Örgütü denen ABD PATENTLİ belaya.. FETÖ Terör örgütü ülkemiz için çok büyük bir tehlikelidir. Fetö den kurtulma yolunda büyük mesafeler kat ettik ancak yapılacak daha çok iş olduğu konusunda hemfikiriz.
40 yıllık sinsi bir örgütten üç beş yılda arınmak elbette kolay değil.
Bununla beraber FETÖ nün beli de artık kırılmıştır.
Fetullah Gülen denen baş teröristin takkesi düşmüş, keli görünmüştür.
İşbirlikçi ajanlara tarhi boyunca büyük paralar harcayan ABD, İsrail, Almanya, İngiltere gibi devletler de FETÖ gibi hurdaya çıkmış taşerön örgütlerle fazla zaman harcamazlar.
Bu sebeple FETÖ ile aynı çarpık ülküyü paylaşan bir takım yapılanmalara da dikkat edilmelidir..
Özellikle ülkemiz için stratejik öneme sahip tarım sektöründe bulunan kripto FETÖ cüler acilen temizlenmelidir.
Başköy de TMO Buğday Alım Merkezi Açıyor.
Daha önceki yazımda artan dolar kuru ile zamanından önce açıklanan buğday fiyatlarının eridiğini ve üreticinin mağdur olduğunu anlatmıştım. Bugday hasadından çok önce Başbakan Binali YILDIRIM bey tarafından açıklanan buğday fiyatlarına artış gelmezken; Nilüfer bölgesi için sevindirici haber Niilüfer Ziraat Odası Başkanı Şenol Aybey den geldi.
Şenol bey, Aktif bir üretici olmanın yanında bölgesinde ki ilgili kurumlarla koordinasyonu sağlayan, yöre çiftçisine katkı koyan değerli bir başkan.
Kendisine bu alım merkezini sorduk. Nilüfer’de en son 1997 yılında TMO alım yapımış.
21 yıl sonra ilk defa kendilerinin girişimiyle açıldığınıı ifade ettiler..
Bundan önceki TMO Bandırma müdürü Suat Ünlü ve şimdiki müdür Ömer Güncü’nün kendilerine bu konuda çok yardımı dokunduğunu belirttiler. Nilüfer’de ÇKS’ye kayıtlı 20.000 bin dönüm ekim alanı olduğunu belirten AYBEY, 10.000 dönüme yakın da miras hukuku ve çeşitli nedenlerle ÇKS kaydı bulunmayan buğday ekimi var, mutlaka kayıtlı olmayanlara da TMO’ya buğday dökme şansı verilmeli ve yardımcı olunmalıdır. Mevsimsel şartlardan dolayı bu sene verimin oldukça düşük olduğunu da belirten Aybey, bu yüzden TMO fiyatları birazda olsa yukarı çıkarmalı. Nilüfer’de açılacak olan TMO ofis güzel bir heyecan yarattı, Ziraat odası olarakta bizi mutlu etti ve umuyoruzki TMO’da buğday alımlarında çiftçilerimize kolaylık sağlar dedi. O bölge de görev yapmış ve yıllarca buğday alımı yapmış biri olarak bende 21 yıldır atıl duran tesisin açılmasına katkı koyanları tebrik ederim.