PROVOKATÖRLERE DİKKAT….

 24 Haziran seçimleri yaklaşırken provokotörler sahneye çıkmaya başladı. 

Önce sosyal medya da yazışmalar yapıp sonra karalamak için siyasi partilere gidip üye olup resim çektirip servis edenler hiçbir sonuç alamaz. 

Çünkü bir partinin kayıtlı on binleri aşan üyesi var. 

Bunlar üst düzey yöneticisi olmadığı takdirde bir partiyi bağlamaz. 

Siyasi liderler söylemleri ve üsluplarını bozup bunların tuzağına düşmemeli.. 

Vatandaş dürüst ve kavgasız gürültüsüz bir seçim istiyor. 

Seçimlerde kim hangi partiye oy verirse versin bu ülkenin vatandaşıdır. 

Sayın Bahçeli’nin Meral Akşener’in Cumhurbaşkanlığı için oy verenler FETÖ cüdür açıklaması vatandaştan büyük tepki almıştır. 

Kendi partisinden Milletvekilleri de bu söyleme katılmamışlardır. 

CHP nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin bütün adayları ziyaret etme isteği takdir toplamıştır. 

Hangi parti adayı olursa olsun, seçim meydanlarında kavgasız,gürültüsüz propaganda yapması vatandaştan taktir topluyor. 

Hangi icraatları yapacaksın çık kardeşim onu anlat. 

İftira,dedikodu,hedef göstermek,asılsız suçlamalar vatandaş nezdinde kabul görmüyor. 

Eğer bir vatandaş çıkıp ben Cumhurbaşkanı adayıyım diyor ve gerekli olan 100 bin imzayı bir gün gibi bir zamanda topluyorsa buna da saygı göstermek gerekiyor. 

Şimdiden sokaklara yalan yanlış dedikoduları pompalayan provokotörler çıktı. 

Yok sahte oy pusulası  yok, mükerrer oy, oy kullanmak işe yaramıyor,oylar çalınacak. 

Bu gibi dedikodu ve iftira kampanyasını yayanlar özellikle sosyal medya üzerinden memleketi uçuruma götürmek isteyenlerdir. 

Güvenlik güçlerine büyük görev düşüyor. 

Bu çeteleri bir an önce ele geçirip deşifre etmelidir. 

Vatandaşlarımızı oy kullanmamak için bu yöne sevk edenler cezalarını çekmelidir. 

Seçimlere giderken medyada üzerine düşeni yapmalı. 

Yani halka doğruları aktarmalı. 

Tarafsız olmalı. 

Yayınlarını eşit yapmalı, birini 2 saat diğerini 2 dakika vermemeli. 

Siyasilerden daha fazla siyasi olmamalı. 

Geçmiş yıllarda iktidar değişikliği çok küçük bir kısım medyayı etkilerdi. 

Ama şimdi iktidar değişikliği medyanın % 99 etkiliyor. 

Neden? 

Tarafsız özgür basın ilkelerinden uzaklaştığımız için. 

Yüzlerce basın emekçisi sokaklara atılıyor,işsiz kalıyor. 

Neden basını basıncılar değil iş adamları yönetiyor? 

İş adamının tarafsızlığı söz konusu olamaz. 

Onun için basın son 30 yılda çocuk beşiği gibi oldu. 

Hep iktidara doğru sallandı durdu. 

 

 

YORUM EKLE
google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0