Kahraman diktatörler...

 Diktatörlükte halk doğruları lidere söylemekten korkar.

Demokrasilerde ise liderler doğruları halka söylemekten korkar…”

Richard Needham

  

 

Bugünlerde en çok piyasaya pompalanan korku Suriye’nin Türkiye’ye saldıracağı iddiası üzerine kurulu.

 

Olabilir…

 

Neticede diktatörlerin delilik gibi bir vasıfları da var…

 

Halkına kimyasal saldırı düzenleyen bir yönetim adı ister Saddam olsun ister Esed,herhalde akil terazisiehven olandan yana tartmaz…

 

***

 

Suriye,kendisine Amerika’nın yapacağı ağır müdahale ile hiç şüphesiz kuyruğunu kıstırdığınız kedi misali sağı solu arkası önü fark etmeden tırmalamaya çalışacaktır.

 

Bizim Esed hayranı zevat ise Suriye’nin olası bir saldırısının saldırının yöneldiği ülkeleri perişanedeceği propagandasını yapmaktalar…

 

İnanın bu propagandalarını Esed dinliyorsa eğer;obile “yahu ben neymişim böyle” diyerek şaşırıyordur…

 

***

 

Gerek Ortadoğu’da gerekse Asya’da,Arapcoğrafyasında Baas ve Baas benzeri diktatörlüklerin ellerinde silah stokunun artık depolara sığmadığı bir gerçek…

 

Halklarından çaldıklarını silaha yatırıp durdular on yıllardır…

 

Halkları sefalete düştükçe silah baronlarını zenginleştirdi bu yönetimler…

 

En güçlü silahlara sahip bir yönetim,eğer arkasında halk desteği yoksa gireceği her savaşı kaybetmeye mahkumdur…

 

Ancak bu yönetimler ellerindeki gücün verdiği şımarıklık ve halkı sadece içerisine sızdırdıkları ajanlardan ibaret sandıkları için yenildikleri anlarda bile zaferi müjdeleyen çığlıklar atmaktan geri kalmazlar…

 

***

 

Son Irak savaşında ve Libya’nın işgalinde her iki diktatör arkada işgalci ülkelerin tankları geçerkenbile halklarına “direnin zafer yakındır” sözleri ilekomedi filminden çıkmış sahne aktörü gibiydiler…

 

***  

 

Zamanında halkını en acımasız cenderelerde sıkan bu yönetimlere halkta en zor zamanında dirsek çevirmekte ve belki de kendisini on yıllarca kan vekaos içinde yaşatacak işgalcisine kurtarıcı gözü ile bakmakta…

 

Bu durum,ordunun da halktan müteşekkil olduğu düşünülürse direk silah gücünü kullanan askerini dahiüzerine gelen işgalcisine hoş geldin diyecek hale getiriyor…

 

Ortadoğu’da ki rejimler ne yazık ki kendi halkındaki vatanseverlik duygusunu da bedenleri ile birlikte öldürdüler…

 

***

 

Bugün Suriye’yi Türkiye’yi ve diğer komşuları için tehdit olarak görenler,Suriye halkının içinde bulunduğu durumu bilmeyenlerdir…

 

Silahlarının neredeyse tamamı çalışmayan halk desteğini yitirmiş generallerinin tamamı firar etmek için fırsat kollayan bir diktatörün,fırlatmak için tetiğe basabileceği çok füzesi vardır ama  o tetiği çekebilecek eli yoktur…

 

İfade ettiğim gibi bu sadece Suriye’ye mahsus bir durum değil.Bütün diktatörler için geçerli bir vakıa…

 

Tıpkı fetih öncesinde,Bizans imparatoru ve papazların;Ayasofya’ya sığınıp kurtarıcınıngeleceğini halka söyledikleri gibi arkalarındaki sahneden bihaber yönetimler bunlar…

 

Halbuki imparator kurtarıcı müjdesini verirken,halkgerçek kurtarıcı olarak gördüğü Fatih’e sevgi tezahüratında bulunmaktaydı…

 

Tarih diktatörlerin halka karşı bu ucuz kahramanlıklarına çokça şahit oldu…

 

Saymakla bitmez…

 

Bence “aman Suriye ya bize saldırırsa..korkusundan sıyrılıp,Suriye halkının bu diktatörden salimen kurtulup yarınlarının bugünden daha iyi olmasını niyaz etmek daha insani ve mantıklı…

YORUM EKLE
google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0