ÇOCUK İSTİSMARINA DUR DİYEBİLMEK İÇİN AİLELERE DÜŞEN GÖREVLER

Cinsel istismarın, her kültürde, inançta ve sosyokültürel düzeyde ortaya çıkabilen bir durum olabildiğini ve her yaş grubundan çocuğun maruz kalabildiği ciddi bir sorun ve toplumun kanayan yarası olduğunu belirten VM Medical Park Bursa Hastanesi Uzman Psikolog’u Dr. Gözde Nilüfer çocukluk dönemi cinsel istismarı konusunda ailelere uyarılarda bulundu. Çocukların yetiştirilme çağında ebeveynlere düşen görevlerin neler olduğu konusunda bilgiler verdi.

ÇOCUK İSTİSMARINA DUR DİYEBİLMEK İÇİN AİLELERE DÜŞEN GÖREVLER
banner98
 Çocuk istismarı, Dünya Sağlık Örgütü tarafından, çocuğa bir başkası tarafından bilerek veya
bilmeyerek yapılan ve çocuğun sağlığını, fiziksel ve psiko-sosyal gelişimini olumsuz yönde etkileyen
davranışlar” olarak tanımlanıyor. İstismar; ihmal, duygusal, fiziksel, cinsel istismar olarak birçok
şekilde karşımıza çıkmaktadır. Son zamanlarda en çok gündeme gelen cinsel istismar olmuştur. Cinsel
istismar, çocuğa bir başkası tarafından cinsel haz amacıyla yapılan her türlü eylemi kapsıyor .
Bir çocuğun istismara uğraması, psikolojik açıdan onarılması çok derin yaralar açmaktadır. Hayata
güvensizlik, içe kapanma, kişilik bozuklukları ve hatta intihar gibi sonuçlara sebep olmaktadır. Çocuk
sesini çıkarma gücünü bulamazsa ve bu durum yetişkinler tarafından fark edilip önlem alınmazsa
istismar yıllarca tekrarlanabilir. Bu gibi olayların yaşanmaması için öncelikle ailelerin bilinçlenmesi ve
çocuklarıyla bu konuda sağlıklı bir iletişim kurmaları çok önemlidir.
VM Medical Park Bursa Hastanesi Uzman Psikolog Gözde Nilüfer, çocuk yetiştirme döneminde
ailelere bazı uyarı ve önerilerde bulundu;
“ *Çocuklara iyi davranışla kötü davranışı ayırt edebilmeleri için mahremiyet bilincini aşılayın.
Örneğin; çok küçük yaşlardan itibaren başkalarının yanında giydirmeyin. Başkasıyla tuvalete ya da
banyoya göndermeyin.
*Ona özel bölgeleri olduğunu anlatın. Onun yaşına uygun bir dil kullanarak iç çamaşırlarının kapattığı
bölgelerinin özel bölgeleri olduğunu, bu kısımlara onun izni olmadan kimsenin dokunmaya hakkı
olmadığını vurgulayın.
*Onun mahremiyetine ilk olarak siz saygı duyun. Onun bedenine dokunabilmek için izin isteyin.
*Başkalarının onu zorla öpmesine, dokunmasına ya da kucağına oturtmasına izin vermeyin. “İnsanlara
ayıp olur” düşüncesi ile onu zorlamayın. Çocuk böylece, taciz gibi durumla karşılaştığında bunun
normal olmadığını kavrayacaktır.
*Çocuğunuzu dudağından öpmeyin.
*Yakın çevrenizdeki kişilerin onu sevmesi ya da öpmesi için de çocuğunuzun onayını alın.
*Onun hoşuna gitmeyen durumlarla karşılaştığında çekinmeden, korkmadan size anlatması için
cesaretlendirin.

*Kendisine bu gibi davranışlar uygulandığında çığlık atması, varsa etrafından hemen yardım istemesi
konusunda bilinçlendirin.
*Böyle bir durumdan şüpheleniyorsanız, onun bu konuda hiçbir suçu olmadığını ve bu deneyimin
onun için ne kadar zorlayıcı olduğunu ona hatırlatın.
*Çocuklarınızın duygularını size açıkça anlatabilmesi çok önemlidir. Bu nedenle yargılayıcı ya da
suçlayıcı olmaktan kaçının.
*Ona hayır deme hakkı olduğunu ve seslerini çıkarabilmeyi öğretin.
*Çocuğunuza kendisini korumayı, sınır çizebilmeyi öğretin.
*Tüm bunları yapabilmesi için, sadece anlatmakla kalmayıp ona rol model olun.
*Özetle, çocuğun vücudunun kendisine ait olduğu ve izinsiz bedenine kimsenin dokunmaya hakkı
olmadığı konusunda bilinçlendirin.”
Çocukların, istismara karşı koyacak güce sahip olmadıklarını ve biz yetişkinlerin onları korumakla
yükümlü olduğumuzu belirten Dr. Nilüfer bu gibi durumlarda yetişkinlerin durumun üstünü örtbas
etmemesi, konu hakkında açıklıkla destek araması gerektiğini vurguladı.
Güncelleme Tarihi: 23 Şubat 2018, 13:18
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER
google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0