Türkiye Gazetesi okurlarıyla buluşuyor programı Manisa Büyükşehir Belediyesi Kültür Sitesi Lale Salonu’nda gerçekleştirildi. Yoğun ilgi gören programa konuşmacı olarak Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmail Kapan ve ilahiyatçı yazar Osman Ünlü katıldı. Programa Şehzadeler Belediye Başkan Yardımcısı Bilal Demir, Basın İlan Kurumu Manisa Şube Müdürü Kenan Tokgöz, İhlas Haber Ajansı (İHA) İzmir Bölge Müdürü Özcan Aydın, Türkiye Gazetesi Manisa Bölge Temsilcisi Muammer Akman ve çok sayıda Manisalı katıldı.
Yazarlar Manisalılardan büyük ilgi görürken özellikle küçükler Osman Ünlü Hoca ile fotoğraf çektirebilmek için sıraya geçtiler. Miniklerin ellerini öpen Osman Ünlü’nün çocuklarla sohbeti dikkat çekti.
Programda Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Dr. İsmail Kapan’ın Ortadoğu’daki son gelişmelerden bahsettiği programın ikinci bölümünde ise ilahiyatçı yazar Osman Ünlü hoca ‘Birlikte rahmet vardır’ konulu söyleşiyle Manisalılara unutamayacakları bir akşam yaşattı.
TERÖR SALDIRILARININ SONUÇ ALMASI MÜMKÜN DEĞİL
Programda ilk konuşmayı yapan Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Dr. İsmail Kapan, “Çok çetin bir bölgede yaşıyoruz. Ülke olarak millet olarak maalesef bugün neşemizi gölgeleyen, bizi üzüntüye boğan elim bir hadise cereyan etti Ankara’da. Burada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza ben de rahmet diliyorum. Geride kalanlarına sabırlar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun. Terörün ve terör örgütlerinin umumi bir adı vardır. İspanyolca veya Latince kökenli Desperados. Yani umutsuzlar. Yani hiçbir zaman başarıya sonuca ulaşamayacak olan kitle demektir. Dolayısıyla bu saldırılar ne kadar vahşi olursa olsun, ne kadar acımasız olursa olsun, ne kadar kalleş ve alçakça olursa olsun sonuç alması mümkün değildir. Ama maalesef ateş düştüğü yeri yakıyor.” dedi.
PETROL PARALARI AVRUPA BANKALARINDA
Kapan konuşmasında Ortadoğu’daki karışıkların nedenini anlattığı konuşmasında şunları söyledi: “Bilinen enerji kaynaklarının üçte ikisinden fazlası bu bölgede olunca ve bütün büyük güçler bu enerji kaynaklarına odaklanınca oradaki bekçilere tabiri yerindeyse, o petrollerin komisyonlarıyla geçinmek kalıyor. O zenginliğin sadece komisyonunu alıyorlar. Libya küçücük bir ülke. 6 milyon nüfusu var. Bugün tam bir kabile savaşı yaşanıyor. 32 büyük kabile birbiriyle savaşıyor. Kimin kimi vurduğu belli değil. Ama bu küçücük ülkenin petrolden elde edilen 150 milyar doları dışarıda Avrupa bankalarında yatıyor. O parayı ülkeye getiremiyorlar çünkü o parayı ülkeye getirince yönetmek mümkün değil. Körfez ülkeleri, o küçücük ülkeler, Kuveyt, Katar, Bahreyn, Umman ve Suudi Arabistan’ın tam 5 trilyon doları Avrupa bankalarında batı bankalarında yatıyor. Bu paranın da bütün nemasını yine küresel güçler yiyor.”
MİLLETİMİZ PRİM VERMEDİ
Kapan konuşmasının sonunda şunları söyledi: “Dünya siyaset dengelerinde İngiltere kadar ağırlığa sahip olsaydı Türkiye, Suriye meselesini çoktan halletmişti. Ama maalesef henüz o güce sahip değiliz. Bunu kabul etmemiz lazım. Türkiye bir küresel güç değil ama Türkiye bir bölgesel güç. Türkiye’nin küresel güç olma iddiası var. İşte bu küresel güç olma iddiası hegemonik güçleri fena halde rahatsız ediyor. Türkiye’nin asla böyle bir ülke olmasını istemiyorlar. Büyümesini, güçlenmesini istemiyorlar. Çünkü Türkiye, büyüyünce güçlenince İslam alemindeki liderlik pozisyonunu tahkim edince neler olabileceğini çok iyi biliyorlar. Dolayısıyla bunu her türlü kalleş yoldan engellemek için maalesef bütün odaklar birleşmiş durumda. Bakın bugün Ankara’da iki canlı bombanın kendisini patlatması neticesinde son olarak Sayın Başbakan’ın açıkladığı rakamlara göre 86 ölü, 186 yaralımız var. Arkasında kaç tane terör örgütü var hemen bugünden tespit etmek mümkün değil. Ama şu bir gerçek ki Türkiye’ye karşı sadece bölücü örgüt değil, sadece Marksist, Leninst örgüt değil, sadece İslam adına hareket eden ve İslamiyet ile hiçbir alakası olmayan örgüt değil, pek çok örgüt Türkiye’nin ulusal egemenliğini hedef almış aynı iş birliği içerisindeler. Tabii maksadı var; Türkiye’de yaklaşan seçimler var, ona gölge düşürmek. Türkiye’nin huzurunu kaçırmak. Türkiye’nin şahlanan bu ilerleyiş hamlesini durdurmak ve Türk Milleti’nin arasına nifak sokmak. Bunu bugüne kadar çok denediler hamdolsun milletimiz uyanık çıktı, bunlara prim vermedi. İstedikleri maksada ulaşamadılar. Ulaşamadılar ama bundan vazgeçmiş de değiller, vazgeçmeyecekler.”
BİRLİKTE RAHMET VARDIR
Programın ikinci konuşmacısı olan ilahiyatçı yazar Osman Ünlü ise, “Herkes konuşuyor anlatıyor, ‘beraber olalım, kardeş olalım, İslamiyet’te birleşelim’ deniyor ama ne, nerede ne şekilde birleşiyor o pek anlatılmıyor. Daha doğrusu Osmanlı Devleti yıkıldıktan sonra sadece sınırları parçalamamışlar. Bizim geçmişle bağlantımızı koparmak için İngiliz kafalı, İngiliz gibi düşünen mason gibi düşünen ve mason olan din adamları yetiştirtirmişler. Nerede birleşeceğiz, Mutizele fırkasında mı, Şii’likte mi, Harici fırkasında mı ? Hariciler, Ehlibeyte düşman. Şiiler, Ashabı kiram’a düşman, Mutizeler, Allah’u Teala’nın sıfatlarını inkar ediyor. O 72 fırkanın her biri ayrı bir şey söylüyor. Peki nerede birleşeceksin, Peygamber Efendimiz (Sav)’ın buyurduğu Ehl-i Sünnet itikadında. Ehl-i Sünnet itikadında olunca amelini düzelteceksin. O zaman da Allah’u Teala’nın yardımı oraya gelir ve rahmet olur.” ifadelerini kullandı.
Programın sonunda İsmail Kapan ve Osman Ünlü dinleyicilerden gelen soruları cevaplandırdılar. Güncelleme Tarihi: 11 Ekim 2015, 01:48
