Ülke olarak yine tarihi bir süreçten geçtiğimiz kesin.

Özellikle 16 Nisan 2017 referandumuna giderken...

Bir tarafta Avrupa Birliği ülkeleri ve havarileri,diğer taraftan ise terör örgütleri tarafından kıskaca alınmak istenen bir ülke konumundayız.

Hatta bu aşamaların ilerisinde ekonomik anlamda Dünya tarafından da kuşatılmaya çalışılan ve bataklığa sokulmak istenen bir ülkeyiz. Bu gerekçelerin en önemli sebebi ise uzun süre Ak Partinin başında Genel Başkan ve Başbakanlık görevlerinde bulunan, sonrasında ise 10Ağustos 2014'te gerçekleştirilen halk tarafından ilk kez seçilen 12.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın %52 ile seçilmesi oldu. Yeni bir sistem olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin referandumla halka sorulacak olmasından da rahatsız oldular. Rahatsız olduklarını her fırsatta dile getiren bu derin güçler, ellerinden geleni utanmadan, sıkılmadan tüm Dünyanın gözü önünde tiyatro gösterisi yapmaya devam ediyorlar.

Bu konuları anlatmayacağım ama süreç çok önemli gerçekten.

Ülkemizde referandum olması ve bu süreci gurbetçi seçmenlere de anlatmak isteyen AK Parti Hükümeti’nin Referandumu anlatmak için Almanya ve Hollanda’da düzenleyeceği toplantıların nasıl anti demokratik bir şekilde engellendiğini gördük. Peki Avrupa 16 Nisan'da halk tarafından oylanacak olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni neden istemiyor?

İşte en can alıcı soru bu aslında!

Sorunun cevabı son derece basit. Türkiye'nin güçlenmesini istemeyen ve hasta adam olarak başkalarının kontrolünde olmasını isteyen ülkelerin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni istememesi.

Hatırlarsanız bu ülkede bir gece de %3000’lik günlük repolar,faziler ve %70’e varan enflasyonlarla bu ülke yönetilmişti.

Avrupa’da parası olanlar, ülkemizde faize para yatırarak trilyonluk kazançlar elde etmediler mi?

Tabiî ki oldu.

Hatta bu sistemle ilgili özellikle, birde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ülkeyi tam yetkiyle yönetmesinden ve bundan sonrada böyle yönetileceğinden de rahatsız olan bir dünya var.

Bunun sebebi de ülkemizde çift başlı yönetimlerde, birileri devreye sokularak ülkede kriz ortamı çok rahat oluşturulabiliyordu.

Ama şimdi ki Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile bu sorunlar ortadan kalkacak ve Türkiyeyi dışarıdan uzaktan kumanda ile artık hiç bir kimse yönetemeyecek.

Bu ülkeyi sadece bu aziz milletin seçtiği Cumhurbaşkanı yönetecek!

Artık eskisi gibi parti kapatma veya yetki kargaşası ve darbe girişimleri olmayacak.

Bunlarında teminatı bu sistemin içerisinde yer almış olacak.

İşte bu gerekçeler için Dünya bize karşı cephe almaya devam ediyor.

Peki şunu sorabilirsiniz şimdimi bu mücadele başladı?

Tabi ki hayır!

Asıl bu savaş Erdoğan'ın 10 Ağustos 2014'te Cumhurbaşkanı olarak seçilmesiyle başladı.

Biraz daha geriye gidersek 2007'deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde buna benzer senaryolar ve farklı farklı yeni garabetlerle bu ülke karşı karşıya gelmişti.

İşte özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan seçildikten sonra nerdeyse her ay önemli bir olay patlak verdi.

Yani Erdoğan'ın bir ayı sorunsuz geçmedi.

Peki 2014 yılından 2017 yılına kadar hangi olaylar oldu?

İsterseniz tarih tarih olayları mercek altına alalım.

Hatta 17/25 Aralık 2013 tarihinde yaşanan yolsuzluk darbe girişimini de hesba katmamız lazım.

2014’te yaşananlar....

İçinde Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) görevlilerinin de bulunduğu açıklanan üç TIR, savcılık kararıyla "terör örgütlerine silah ve mühimmat taşındığı" iddiasıyla Adana'da durduruldu.

30 Mart'ta yerel seçimler yapıldı. AKP yüzde 45 oy oranıyla birçok il ve ilçede belediye başkanlıkları kazanırken, başkent Ankara başta olmak üzere çok sayıda il ve ilçede seçim sonuçlarına itirazlar oldu.

Anayasa Mahkemesi'nin 52. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen törende son kez "Başkan" sıfatıyla konuşan Haşim Kılıç'tan sert açıklamalar geldi. Kılıç'ın konuşması boyunca yüzü asık olan Başbakan Erdoğan, konuşma bittiğinde alkışlamadı.

10 Ağustos'ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Başbakan Erdoğan ilk turda 12. Cumhurbaşkanı olarak seçildi. Üç adayın yarıştığı seçimlerde Erdoğan yüzde 51.79; Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin desteklediği Ekmeleddin İhsanoğlu yüzde 38.44, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Başkanı Selahattin Demirtaş ise yüzde 9.76 oy aldı.

Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesi sonrasında, AKP'de yeni Genel Başkanın seçimi için olağanüstü kongreye gidildi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, yeni Genel Başkan ve Başbakan oldu.

IŞİD'in saldırdığı Suriye'nin kuzeyindeki Kürt kenti Kobani'den kaçan çoğu kadın, çocuk ve yaşlılardan oluşan yaklaşık 150 bin Suriyeli Kürt, Türkiye sınırına akın etti.

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kurduğu 62. Hükümet güvenoyu aldı ve resmen göreve başladı.

Türk Silahlı Kuvvetleri'ne Suriye ve Irak'ta sınır ötesi operasyon yetkisi veren, yabancı silahlı güçlerin de Türkiye'de bulunmasına olanak sağlayan tezkere, Meclis Genel Kurulu'nda kabul edildi.

HDP, Kobani'yle ilgili olarak Türkiye'den beklenen adımların gelmediğini belirterek 7 Ekim'de ülke çapında eylem çağrısı yaptı. Eylemlerde hem güvenlik güçleriyle göstericiler, hem de bazı yerlerde göstericilerle onlara karşı çıkanlar arasında çatışmalar yaşandı. 50 kişi hayatını kaybetti.

14 Aralık'ta düzenlenen bir operasyonla Samanyolu Yayın Grubu Genel Müdürü Hidayet Karaca ve Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı'nın da aralarında olduğu 27 kişi gözaltına alındı. Karaca dahil dört kişi tutuklandı.

ABD'de yaşayan Fethullah Gülen hakkında yakalama kararı çıkartıldı.

HSYK 2. Dairesi, 17-25 Aralık operasyonlarının savcılarından Zekeriya Öz, Muammer Akkaş, Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç'i, haklarındaki soruşturma tamamlanana dek görevden uzaklaştırdı.

2015 yılında yaşananlar....

6 Ocak Salı günü İstanbul Sultanahmet'teki Emniyet Turizm Şube Müdürlüğü'ne düzenlenen bombalı intihar saldırısında bir polis memuru şehit oldu. Saldırıyı düzenleyen kişinin IŞİD bağlantılı Diana Ramazova olduğu belirlendi.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) 3 Şubat'ta Bank Asya'nın yönetim kurulunu belirleyen imtiyazlı payın yüzde 63'lük bölümüne el koyarak yönetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devretti.

29 Mayıs'ta ise BDDK aldığı kararla bankanın bütün hisselerini TMSF'ye devretti.

22 Şubat'ta Türk Silahlı Kuvvetleri'ne bağlı birlikler, Suriye'de IŞİD kontrolü altındaki bölgede bulunan Süleyman Şah Saygı Karakolu'nda görevli askerlerle türbeye ait emanetleri gece yarısı operasyonu ile tahliye etti.

Operasyon sırasında kaza sonucu bir askerin şehit olduğu belirtilirken, Süleyman Şah'ın naaşı yine Suriye sınırları içerisindeki Eşme Köyü civarında bir tepeye taşındı.

Malatya'dan havalanan iki F-4 tipi uçak eğitim uçuşu sırasında Akçadağ ilçesi yakınlarında düştü. Uçaklarda bulunan 4 pilot şehit oldu.

Bu kazanın ardından 5 Mart'ta Konya'da da F-4 tipi eğitim uçağı düştü. Kazada 2 pilot şehit oldu.

28 Şubat 2015'te hükümet yetkilileri ile İmralı-Kandil arasında görüşmeleri yürüten HDP heyeti Dolmabahçe'deki Başbakanlık çalışma ofisinde, çözüm süreci boyunca ilk kez ortak bir açıklama yaptılar.

31 Mart sabahı iletim sistemindeki arıza nedeniyle Türkiye'nin birçok noktası elektriksiz kaldı. İstanbul, Ankara, İzmir gibi metropollerle birlikte Edirne'den Kars'a neredeyse tüm illerde elektrikler kesildi.

31 Mart - Berkin Elvan Savcısı Mehmet Selim Kiraz öldürüldü.

İstanbul'da Vatan Caddesi üzerindeki Emniyet Müdürlüğü binasına saat 18.00 sıralarında el bombası ve uzun namlulu silahla gerçekleştirilen saldırıda 2 polis yaralandı, kadın saldırgan ise öldürüldü.

1 Nisan – Vatan Emniyet’e DHKP/C Saldırısı.

6 Nisan - Sosyal Ağlara Erişim Engeli.

11 Nisan - Uzun Zamandır Devam Eden Çatışmasızlık Dönemi Sona Erdi.

15 Nisan - Avrupa Parlametosu 'Soykırım Tasarısı'nı Kabul Etti.

1 Mayıs – Emek ve Dayanışma Günü'nde 300’den Fazla Kişi Gözaltına Alındı.

6 Mayıs - Türkiye'de İlk Kez Bir Hayvana Zarar Veren İnsana Hapis Cezası.

5 Haziran – HDP'nin Diyarbakır Mitingine Bombalı Saldırı.

7 Haziran - HDP Barajı Aştı, AKP Çoğunluğu Kaybetti

14 Haziran - Saatler İçerisinde Binlerce Suriyeli Tel Abyad'dan Türkiye'ye Sığındı.

19 Haziran - Bahçeli, Kılıçdaroğlu'nun 'Başbakan Sen Ol' Önerisini Geri Çevirdi.

20 Temmuz - Suruç'ta Bombalı Saldırı.

22 Temmuz - Ceylanpınar’da İki Polis Öldürüldü.

10 Ağustos - Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz'ün Yurt Dışına Kaçtığı Tespit Edildi.

19 Ağustos - Siirt’te Yola Döşenen Patlayıcı ile 8 Asker Şehit Oldu.

25 Ağustos - Erdoğan ‘Yeniden Seçim’ Dedi.

26 Ağustos - MHP'li Türkeş, Seçim Hükümetinde Bakanlık Teklifini Kabul Etti.

6 Eylül - Dağlıca’da 16 Asker Şehit Oldu.

7 Eylül - Hürriyet Gazetesi'ne Saldırıların İlki.

8 Eylül - Iğdır'da PKK Saldırısında 13 Polis Şehit Oldu.

8-9 Eylül - Birçok İlde Teröre Tepki Yürüyüşleri Düzenlendi.

8-9 Eylül - HDP Binaları ve Kürt Kökenli Vatandaşlara Ait İş Yerleri Ateşe Verildi.

22 Eylül - HDP'li Bakanlar Seçim Hükümetinden İstifa Etti.

1 Ekim - Ankara'daki Otobüs Faciasında 12 Kişi Can Verdi.

9 Ekim - Şike Davası'nda Aziz Yıldırım Dahil Tüm Sanıklara Beraat.

10 Ekim - Başkent Ankara'da Ülke Tarihinin En Kanlı Terör Saldırısı.

23 Ekim - Gezi Parkı Davasında Mahkûmiyet Kararları.

26 Ekim - Koza-İpek Holding'e Kayyum.

28 Ekim – Bugün TV ve Kanaltürk Yayınları Kesildi.

1 Kasım - AKP Seçimden Zaferle Çıktı.

7 Haziran - 1 Kasım Arasında 167 Şehit Verdik.

19 Kasım - Türkiye'deki Kayıtlı Suriyeli Mülteci Sayısı 2 Milyonu Aştı.

24 Kasım - Rus Jeti Hava Sahasını İhlal Ettiği Gerekçesiyle Düşürüldü.

26 Kasım - Can Dündar ve Erdem Gül Tutuklandı.

28 Kasım - Diyarbakır Barosu Başkanı Elçi Öldürüldü.

2 Aralık - Rusya: 'Suriye’den Yasa Dışı Şekilde Satılan Petrolün Ana Güzergahı Türkiye'.

9 Aralık - Dink Cinayetinde Kamu Görevlilerinin İhmaline İlişkin İddianame Kabul Edildi.

Güneydoğu'da Dört Ayda En Az 52 Kez Sokağa Çıkma Yasağı.

2016 yılında yaşananlara.....

12 Ocak 2016 - Sultanahmet Meydanı'nda IŞİD Saldırısı.

13 Ocak - Akademisyenlerden "Bu Suça Ortak Olmayacağız" Başlıklı Bildiri.

14 Ocak - Diyarbakır Çınar Saldırısı

18 Ocak - Kilis İlk Kez IŞİD Roketlerinin Hedefi Oldu.

11 Şubat - Cizre'de Terör Operasyonları Bitti.

16 Şubat - Cerattepe'de Eylemcilere Polis Müdahalesi.

17 Şubat - Ankara Merasim Sokak Saldırısında 29 Can Kaybı.

26 Şubat - MİT TIR'ları Davasında Tutuklu Can Dündar ve Erdem Gül 3 Ay Sonra Serbest.

5 Mart - Zaman Gazetesi'ne Kayyum Sonrası Protestolar

9 Mart - Diyarbakır Sur'da Operasyonlar Bitti.

13 Mart - Türkiye'nin Kalbine Beş Ayda Üçüncü Bombalı Saldırı.

19 Mart - IŞİD Terörü Bu Kez İstiklal Caddesi'nde.

11 Nisan - Türkiye - Almanya Arasında "Böhmermann" Krizi.

27 Nisan - Roket Saldırısı Altındaki Kilisliler: Sesimizi Duyan Yok mu?

27 Nisan - Bursa Ulucami Yakınında Bombalı Saldırı.

20 Mayıs - Dokunulmazlıklar "Bir Defaya Mahsus" Kaldırıldı.

3 Haziran - Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Diploması Gündemde.

7 Haziran - İstanbul Vezneciler'de Terör Saldırısı.

17 Haziran - Cihangir'de 'Ramazan'da İçki' Gerekçesiyle Saldırı.

19 Haziran - MHP’de "Kurultay Savaşları".

28 Haziran - Atatürk Havalimanı'nda IŞİD Saldırısı.

5 Temmuz - Bayramın İlk Günü Giresun'daki Helikopter Kazasıyla Sarsıldık.

15 Temmuz - Türkiye'nin En Uzun Gecesi: Tankların Karşısında Direnen Bir Halk.

İşte 3 yılda yaşanan olaylar bu kadardı.

İşte 2017 yılına gelinceye kadar yaşanan olaylar ortada.

Kimse bana bu yaşanan olayların tesadüf olduğunu söylemesin.

Özellikle Fetö terör örgütünün devlet içerisinde yapılanması ve nerdeyse devleti ele geçirmiş bir şekilde çalışması ve yine özellikle 15 Temmuz 2016 darbe girişimini yapması tesadüf değildir herhalde.

Neden Erdoğan görevde iken bu olaylar çıkartıldı?

Cevap basit, istenmediği için....

Peki Erdoğan neden istenmesin ki?

Onun cevabı da basit; ülkeye hizmet etmesin,ülke şaha kalkmasın diye.

Onun için halk gördüğüm kadarıyla, Dünya lideri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ilerleyen süreçte hatta ölünceye destekleyeceğe benziyor.

Hatta referandumda sürpriz bir şekilde %70'lerde EVET oyu çıkarsa şaşırmayın.

Zaten muhalefet edenler neden hayır dediklerini bilmiyor.

Ayrıca bu seçim değil ki,sadece halk oylaması.

Zaten referandumda olumsuz bir tablo çıksa da ülkeyi yine Erdoğan 2019 yılına kadar yönetmeye devam edecek.

Birlerinin bu oylamayı siyasi bir malzeme yapması da enteresan.

Buradan da nemalananlar var ya tebrik ediyorum.

Zaten ülke olarak Dünya bizimle uğraşırken içimizdeki İrlandalıları nasıl anlayacağız bilemiyorum.

Hadi eleştiri olurda vatan hainliğine kadar giden eleştirileri anlamak mümkün değil.

Sonuç olarak yeni kapı ruhu unutmayalım. Çanakkale zaferinin de 102. yılında aziz şehitlerimizi de rahmetle, minnetle ve şükranla anıyoruz.

Rabbim mekânlarını cennet eylesin.

Gün vatanımıza sahip çıkma günüdür ayrışma günü değildir.

Bu emanet vatan topraklarına sahip çıkan nesillerden olmamızı Rabbim nasip eylesin inşallah.

Selam ve Dua ile