banner101

Bursa Diş Teknisyenleri Odası Başkanı Türkay Eyrice: Darbeler dönemi tamamen kapandı!

 Çay TV’de yayınlanan İnce Bakış programına katılan Bursa Diş Teknisyenleri Odası Başkanı Türkay Eyrice, 15 Temmuzların bu ülkede bir daha yaşanmaması gerektiğini vurguladı.

Gazeteci Necmi İnce tarafından hazırlanan ve Çay TV’de yayınlanan İnce Bakış programının bu haftaki konuğu Bursa Diş Teknisyenleri Oda Başkanı Türkay Eyrice oldu. Sektörün sorunları ve halkın diş protezi hakkında bilinçlenmesine yönelik sohbetlerin yer aldığı programda ayrıca Türkiye’nin son dönemde gündeminden düşmeyen 15 Temmuz Darbe Girişimi de ele alındı. 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını unutamayan Eyrice, Türkiye’de bir daha böylesi girişimlerin yaşanmaması temennisinde bulundu.

EKONOMİ İÇİN KÖTÜ OLURDU

Türkiye’de ekonomik ve siyasal olarak iyi bir çizgi yakaladığını, sağlanan istikrar sayesinde ekonomide çarkların rahat döndüğünü ifade eden Bursa Diş Teknisyenleri Oda Başkanı Türkay Eyrice, “Herkesin mal aldığı borcu olduğu ödeme yapması gereken yerler var. Böylesi tatsız olaylar ekonomiyi çok fazla etkiler. Darbe girişimi başarılı olsaydı ekonomide yaşanacak çöküntüyü düşünmek bile istemiyorum. Tabiki memleket elden gidecekti. Ekonomi bu durumda ikinci planda da kalır. Neyse ki halkımızın gösterdiği sağduyu memleketimizi kurtardı” dedi.

 

Necmi İnce: İsterseniz ilk olarak Türkiye gündeminin en önemli konusu olan darbe girişimden başlayalım… O malum gecede olanları nasıl öğrendiniz? İlk tepkileriniz neler oldu?

Türkay Eyrice: Tabi öncelikle biz darbeler tarihinin kapadığını düşünüyorduk. Tabi son 15 yıldır bunları orta doğuda özellikle İslam coğrafyasında çok üzüntü ile seyrediyoruz. Emperyalist güçlerin bir oyunu… Artık sokaktaki vatandaşta akademisyende siyasilerde böyle düşünüyor. Ama tabi biz ülkemize güveniyoruz. Yani o gece şehitler köprüsü bugünkü adı ile 15 Temmuz şehitler köprüsünün üzerindeki müdahaleyi televizyonda gördüğümüzde ardından TRT1 Kanalında kadın sunucunun korsan darbe girişiminin bildirisini okuması tabi bizim hakikaten iç dünyamızda çok fırtınalar koptu. Ama emin olun şu vardı. Bir hal çare vardı bu işe üşünün yani Devletin kanalından darbe bildirisi yayınlanıyor ama emin olun bir hal çare bulur buna bizi yöneten idarecilerimiz diye emin olun bunu düşündüm ama tabi geçmişte verdiğim örnek gibi yani o 1980 darbesinin yansımalarını hisseden biri olarak da endişelenmedim dersem mübalağa etmiş olurum.

N.İ: Darbe girişimini ilk duyduğunuzda neler hissetiniz? İşadamısınız ve ticaretle uğraşıyorsunuz. Aklınızdan neler geçti?

T.E: İnanın tabi ki iş yaşantısında bunlar çok önemli şeyler yani taahhütleriniz var, ödemeleriniz var yüzlerce insan bir noktada hani size bakıyor. Sizin onları finansa etmeniz işte bu işletmenin ayakta durması ile onlarca tedarikçi firmalar sonuçta buradan bu işletmeden istifade ediyor. Bunların hepsi çok önemli şeyler tabi ama bunlar normal günlerde çok önemli ama o an emin olun her şeyi unutuyorsunuz. Yani sadece vatanınızı düşünüyorsunuz mukaddesatınızı düşünüyorsunuz çoluk çocuğunuzu düşünüyorsunuz emin olun kendi canınızı bile düşünmüyorsunuz yani bu vatana gelecek kötülükleri insanlara gelecek eziyetleri işkenceleri veya bir adım ötesinde dış güçlerinde bu işe müdahale edebileceğini düşünüyorsunuz. Yani o an tamamen dediğim gibi milli duygularla olaya bakmak zorunda kalıyorsunuz yani diğer o şahsi çıkarlar bir noktada arka plana gidiyor. 15 Temmuz şehitler köprüsünün o günkü adıyla boğaz köprüsünün üzerinde bir askeri tanklar askerler gördük. Yani anlam vermeye çalıştık. Çünkü dedik ya bizim artık kafamızdan çıkarmıştık darbeler tarihi bitmişti Türkiye’de yani bizi yönetenler bize artık bu işler olmayacak demişlerdi. Bizde inanıyoruz daha da inanıyoruz ki olmadı çok şükür sözlerini tutular yöneticilerimiz bizi yöneten irade ülkemizin başındaki şahsiyetler bize bu sözü vermişlerdi ve kalkışma oldu darbe olmadı. Tabi oradaki müdahaleyi gördük anlam vermeye çalıştık. Yani ne oluyor ne bitiyor kanalları değişmeye çalıştık. Bu arada demin ifade ettiğim gibi TRT 1 kanalında veya haber kanalında korsan darbe bildirisi yayınlandı dolayısı ile bu arada başbakanımız bir açıklama yaptı. Bir kalkışma var ama bu emir komuta zinciri dahilinde değildir bu en kısa sürede yatıştırılacaktır. Bunlar cezasını misli ile çekeceklerdir dedi. Ardından tabi o can alıcı nokta oydu darbenin çünkü herkes Sayın Cumhurbaşkanını gözü arıyordu yani bir ses duymak istiyordu Sayın Cumhurbaşkanından tabi bu sürecin 17-25 Aralık süreci var. 17-25 Aralık sonrasında bir çok şeye tanıklık ettik biz yani bu FETÖ terör örgütü yapısının 17-25 Aralık sonrası insanların mahremine kadar indiklerini gördük. Ses kayıtları gereksiz montajlar, gereksiz şantajlar bu süreçte gördük ki bunların şahsı hırslar çok üst seviyede dolayısı ile şimdi başka arkadaşlarımız diyor ki biz çok şaşırdık diyorlar, hiç beklemiyorduk diyorlar aksine ben bekliyordum böyle bir şeçünkü şahsi hırsların çok olduğu bir kişide bir grupta bir örgütte hata yapma zarar verme iç güdüsü yüksektir. Dolayısı ile bunlardan biz bu 17-25 Aralık sonrası bu geçmiş olan 3 yıl içerisinde gördük esasında bunu bile yapabileceklerini şahsen ben şaşırmadın açık söylüyorum. Yani tamamen evet bunlar darbe girişimi yapıyor insanları katlediyorlar evet bunlar yapar insanların mahremlerine inen insanlardan şantajla para alan insanlara her türlü kötülüğü yapmayı vebah gören hedefe ulaşmak için her yolu mübah sayılan bir topluluktan evet buda yapılır.

N.İ: Meydanlara gittiğinizde siz neler gördünüz. Tanka tüfeğe dur diyen elinde bayrağı ile göğsünü siper eden ve şehit olan bu aziz milletin evlatlarını gördük. Neler söyleyeceksiniz?

T.E: Öncelikle insanlar milliyetlerini seçme şansı yok. Yani cenabı Allah sizi bir coğrafyada dünyaya gelmenizi emreder ve dünyaya gelirsiniz. Ama binlerce kez şükürler olsun bu coğrafyada dünyaya gelmişiz Anadolu da dünyaya gelmişiz ve böyle necip bir milletin mensubuyuz. Bununla da gurur duymak belki doğru olmaz ama şükretmeliyiz. Milletimiz gerçekten hani altın yüzyıllarca toprağın altında kalır ama çıkardığınız zaman yine altındır. Tabi ki gelişen değişen süreçte metropolleşmenin bazı örf adet geleneklerden belki zaman zaman uzaklaşabiliriz. Ama bizim milletimiz yer altında yüzyıllarca kalan altın gibidir çıkarıldığı zaman yine altındır. Bu cümleyle özetlemek herhalde doğru olur. Çıktığımız zaman insanlar antrenmanlı sanki 10 gün, 20 gün, 1 ay önce böyle bir organizasyon olmuş prova yapılmış gelmişler orada en üst perdeden tepkilerini dile getiriyorlar.

N.İ: Bu hain şebeke özellikle dini değerleri kullanarak insanları kandırdı. Siz bu durumu nasıl yorumlarsınız?

T.E:  Eğer bu yapı tüm kanaatler bu yönde Türkiye düşmanları Türkiye’yi hiçbir şekilde ilerlemesini kendi ayakları üzerinde durmasını istemeyen güçler bu yapıyı ele geçirmişler bu yapıda buna demek ki çok müsaitmiş ki tamamen kendilerini onlara teslim etmişler. Bu şekilde bu ülkeye hainlik ettiler. Yani bu ülkede terör estirdiler. Konuşmamızın başında ifade ettiğim gibi biz darbelerde gördük bu ülke darbelerde gördü ama bu darbe emin olun darbenin iyisi kötüsü olmaz. Ama emin olun Allah muhafaza bu darbe gerçekleşmiş olsa idi biz geçmişteki darbelere aradık. Bu ülke bu darbe çok önemli bu darbede bunlar başarılı olmuş olsalardı Allah muhafaza geçmişte 60-80 darbeleri hepsi mumla aranır olurdu. Bu başka bir darbe idi. Burada ki hedef başka bir şeydi bu ülkenin tamamen bütün değerlerini ele geçirip dış servis yapmak peş keş çekmek dış güçlerin adeta bir taşeronu maşası haline getirmek hedef buydu. Bizim devletimiz gerçekten güçlü bir devlet yani devlet geleneği olan bir milletiz biz bu çok önemli devlet geleneği öyle bugünden yarına oluşmuyor. Şuan evet açığa alınan memurlar var, Bürokratlar var daha çok kamuda çalışanlar için böyle pozisyonlar var. Ama ben gönülden inanıyorum ki gerçekten onların suçu yoksa gerçekten bu yapının içerisinde sadece halis niyetlerle bulunmuşlar ve farkına vardıktan sonrada 17 Aralık özellikle sonrada bu yapıdan kopmuşlar ise ben gönülden inanıyorum ki o arkadaşlarımıza da tavsiyem acizane bizim devletimiz adil bir devlettir. Bunların hepsini sürecinden sonra onların suçsuzluğu ispat edilince kesinlikle görevlerine iade edilecektir. İşlerine güçlerine bakacaklardır. Bu konuda benim tereddüdüm yok yani ben devletimize o hususta kesinlikle güveniyorum.

N.İ: 15 Temmuz’un arkasında olan FETÖ lideri Fetullah Gülen’in iadesi için girişimlere başlandı. Siz bu hain yapılanma ve iade süreci hakkında neler söyleyeceksiniz?

T.E: Bizim inancımızda bir kişiyi günahsız yere öldürmek bütün insanlığı öldürmek gibidir. Bu yapı insanları öldürdü, masum İnsanları katletti. Dolayısıyla bu gün bu yapının içerisinde daha da Amerika’daki bu yapının başındaki terörist başını dikkate alıp da hayatını ona göre şekillendirip ona göre rol veren insanları bu halleri mutlaka iyi değildir veya vatan hainleri bunlar. 2 şık var 3. Bir şebulmak mümkün değil bunu da zaten devletimiz cezasını kesinlikle verecektir vermesi de lazım vermese kamuoyu bundan rahatsız olur dolayısıyla yani bu yapı da eğer bu sempatizanlık devam ediyorsa katil yapıya insanları katleden bu örgütün başındaki ve altında kişiler daha da rol model olarak devam ediyorsa bunları benimseyen kişilerde demek ki bunların zihniyetinde bunlar gibi insanlardır. Dolayısıyla burada artık söz devletimizi, hukukun, yargının artık herkes cezasını çekmesi lazım.

N.İ: Darbe girişiminin 3 hafta sonrasında 7 Ağustos da yeni kapı mitingi yapıldı. Dünyaya adeta demokrasi dersi verildi. Sizin gözünüzde nasıl bir tablo oluştu?

T.E: Organizasyon tamamen biz 15 Temmuz sonrası halkımızdaki o ruhu gördük zaten yöneticilerimizde gördü bizde gördük Bu ülkeye Allahın izni ile bu millet zeval getirmez. Bu millet Bayrağına, toprağına, mukaddesatına, canına her şeyiyle sahip çıkar. Böyle bir millettik zaten tarihte bunun çok örnekleri var. Ama bu yenilenmiş oldu. Yeni kapı çok önemliydi. Dünyaya karşı bir mesajdı. Yani oraya 5-6 milyon insanı toplamak o insanları saatlerce orada bekletmek bunlar tabiî ki çok zor meseleler yani hiçbir yerde hiçbir ülke bunu yapamaz. Ancak yöneticisine güvenen, inanan toplumlarda bu olur. Dünyaya karşı iyi bir mesajdı yeni kapıyı böyle yorumlamak lazım. Bu ülkede demokraside var, birlikte var, beraberlikte var, hiçbir şekilde ö denildiği gibi herhangi bir söylenti bilmem iddialarla değil Cumhurbaşkanı cumhurun başı verdiği bir sözle milyonlarca orda 6 milyon diğer tarafta 15-20 milyon her akşam meydanlardaydık. Burada bir gönül bağı var. Bu ispatlanmış oldu. Daha sonrada takip ediyoruz ekonomiye yansımaları oldu. Dış yatırımcı, iç yatırımcı bu noktada artık tereddütleri kalktı problem yok dedi bu ülkede herkes işine baktı. Ekonomik olarak ne hissetiniz derseniz. Emin olun hiç bir şey olmadı artılar oldu. Yani faiz indirimleri oldu mesela bu çok iş dünyasın konusunda

N.İ: Birazda sizin mesleğiniz ile ilgili konuşalım… Nedir diş teknisyenliği, neler yapar?

T.E: Diş protezcilik mesleği diş hekimleriyle birlikte yürütülen bir meslek dalı Diş hekimleri ağızda hastanın tedavilerini uygular çekilecek dişler dolgu yapılacak. Kanal tedavileri bunlar tamamen diş hekimliğinin klinikte yapılan hizmetler daha sonra ihtiyaca göre protez ölçüsü alınır diş hekimi tarafından bu laboratuarımıza sevk edilir. Kuryeler aracılığı ile bunlar laboratuarımıza ulaştırılır burada bunun üretim aşamaları var. Kendi içinde bir protezin 4-5-6 protezin çeşidine göre aşamaları var, prova aşamaları var. Bu arada hekim prova yapıyor hastasına o süreçte özel istekler çıkabiliyor. Bu şekilde protez imalatlarını yapıyoruz.   

N.İ: Vatandaşa protez ihtiyaçlarını karşılama noktasında ne gibi önerileriniz olacak? Vatandaş nasıl bir yol izlemeli?

T.E: Sosyal güvencesi olan hastalarımız sağlık bakanlığına bağlı ağız diş sağlığı merkezleri diş hastanelerinde devlet hastanesi bünyelerindeki diş polikliniklerinde hizmet alabiliyorlar. Sosyal güvencelerini kullanarak. Kamuda yapılan hizmetlerin bir standardı var tabi ki yani burada satın alma birimleri şuna dikkat ederler. İnsan sağlığına zararlı maddelerin olmaması ona göre malzemeler satın alınır ona göre üretilir. Ama şimdi protezin kendisin çok çeşitleri var hani lüks diyebileceğimiz proteler var. Tabi bunlar daha çok özel hekimler özel hastaneler tarafından daha çok çok yüksek bedellere hasata tabi bu hizmetleri alabiliyorlar. Ama devlet hastanesi bünyesindekiler bakanlığa bağlı hastanelerde sosyal güvencesi üzerinden hizmet alan hastalar tabi belli bir standartta hizmet alabiliyorlar.

N.İ: Siz bir taraftan da Bursa Diş Teknisyenleri Odası Başkanısınız, Merdiven altı bu anlamda üreticiler oluyor mu? Sektörünüzde durum nasıl?

T.E:  Her sektörde olduğu gibi sağlık sektöründe de bu tür olumsuzluklar yaşanıyor. Son yıllarda yine bakanlığın bu noktada bütün diş laboratuarlarını ruhsatlandırması bu işin ehliyetli kişiler tarafından yapılması sürekli 6 ay ve yıllık rutin denetimlerin yapılması tabi bu işleri çok azalttı. Ama kişi işletme kendi emeğinden feragat eder daha ucuz malzeme kullanır. Bunu kontrol etmek mümkün değil tabi bu tamamen alıcı ile bu hizmeti alan kişi ile bu hizmeti veren kişi arasında olan bir süreçtir. Diş hekimlerimiz de bunlara maksimum dikkat ediyorlardır. Daha ucuz alma noktasında bunun neden ucuz olduğunu mutlaka inceliyorlardır, araştırıyorlardır. Süreç bu şekilde işliyor.

N.İ: Bursa Diş Teknisyenleri Odası olarak neler yapıyorsunuz?

T.E: Tabi bizim meslek örgütü yani çeşitli ihtiyaçlar oluyor. Yani bu süreçte laboratuarların ruhsatlandırılmasıyla ilgili çalışma müdürlüğünden çalışma izinleriyle ilgili bilgimiz oluyor. Rutin denetimler sağlık müdürlüğünün ağız diş sağlığı şubesinin denetimlerde bizden de bir teknisyen talep ettiği laboratuarları denetlemede böyle bir katkımız oluyor. Buna benzer toplantılarımız oluyor.              

N.İ: Son mesajınızı nedir?

T.E: Ben öncelikle tabi önümüzdeki günlerde idrak edeceğimiz mübarek kurban bayramının milletimize ülkemize şehrimize tüm İslam âlemine hayırlar getirmesini yaşanan bu sıkıntıların bertaraf olmasını cenabı Allahtan niyaz ediyorum. Herkesin Bayramını tebrik ediyorum.

 

banner103

banner108

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0