SAĞLIKTA YABANCIYA VERGİ MUAFİYETİ İYİ DEĞERLENDİRİLMELİ

İşadamı ve siyasetçi Barış Aydın, başta vergi muafiyeti olmak üzere sağlık turizmi ile ilgili gelişmelerin Ankara’nın markalaşma stratejisinde önemli bir fırsat olduğunu söyledi ve Başkent Ankara’nın bu alandaki potansiyelini kullanarak dünyada sayılı kentler arasına girebileceğini ifade etti.

SAĞLIKTA YABANCIYA VERGİ MUAFİYETİ İYİ DEĞERLENDİRİLMELİ
banner98
 Sağlıkta yabancıya vergi muafiyeti getiren düzenlemenin meclisten geçmesinin çok olumlu bir gelişme olduğunun altını çizen Aydın, “Ankara, gelişimi için bu konuya daha fazla eğilip bunu fırsata çevirebilir. Sağlık turizmi Ankara’nın markalaşması için en önemli konulardan biri olacaktır” dedi.

Ankara’nın değişik alanlarda güçlü kalkınma dinamikleri ve birçok gelişim ekseni bulunduğuna dikkat çeken Aydın şunları söyledi:

“Ankara, hızlı gelişen bir Başkent. Ancak ben Ankara’nın sağlık turizmi ile markalaşacağına inanıyorum. Ankara, sağlık turizmi alanında marka olmak için her şeye sahip… Ankara’nın köklü tıp fakülteleri var, kamu ve özel toplam 82 hastanesi var. Ankara, sağlık alanında modern teknoloji kullanımı, yetkin doktorları ve kalifiye sağlık personeli ile güçlü ‘medikal sağlık turizmi’ potansiyeline sahip. ABD merkezli Joint Commission International (JCI) akreditasyonlu hastanelerin tüm dünyadaki sayısı 500. Bunların 7’si Ankara’da bulunuyor ve bu sayı her geçen gün artıyor. Ankara Etlik Şehir Hastanesi ve Türkiye’nin sağlık alanında en büyük kamu-özel işbirliği projesi olan Bilkent Şehir Hastanesi de açılışa hazırlanıyor. Bir başka alan da termal sağlık… Ankara; Ayaş, Beypazarı, Çamlıdere, Çubuk, Güdül, Haymana, Kazan, Kızılcahamam ve Polatlı ilçelerindeki zengin termal kaynaklarla ‘termal sağlık turizmi’ alanında da güçlü potansiyele sahip bulunuyor. Ankara’nın klinik oteller, eğlen-dinlen alanları, tatil köyleri ve bakım evleri üzerinden gerçekleşen ileri yaş ve engelli sağlık turizmindeki hizmet kapasitesi de çok yüksek ve Başkent bu alanda da gelişime açık.”

Aydın, Sağlık turizminin sektörün yanı sıra zincirleme etkiyle seyahat acenteleri, sigorta şirketleri, turizm firmaları, ulaşım, iletişim, bilişim, inşaat gibi birçok sektöre katma değer yarattığına vurgu yaparak, Ankara’nın bu alandaki gelişiminin, çevre iller ve ülke kalkınmasında da itici bir güç olacağını ifade etti. Bu arada 663 sayılı KHK ile Türkiye’de ‘Sağlık Serbest Bölgeleri’ kurulmasının önünün açıldığına dikkat çeken Aydın, Ankara’da kurulacak bir sağlık serbest bölgesinin, Başkent’in bu alanda markalaşma sürecine ivme kazandıracağını söyledi.

Dünya çapında etkin tanıtım faaliyetleri yapılmalı

Ankara’nın sağlık sektöründeki potansiyelinin yanı sıra coğrafi konumu, nüfusu, ekonomisi, yapımı süren modern ve seri yeni ulaşım ağının ana kavşağında yer alması, yıllık 10 milyon yolcu kapasiteli havalimanı, yurt dışı merkezlere artan uçuşlar, güvenli bir il oluşu, yeterli konaklama tesisleri gibi birçok artısı olduğunu hatırlatan Aydın, en büyük sorunun tanıtım eksikliği olduğunu ve bunun da acilen çözülmesi gerektiğini söyledi. Aydın, “Ankara için ortak akılla bir markalaşma stratejisi oluşturarak, dünya çapında yürütülecek etkin tanıtım faaliyetlerine ihtiyacımız var. Günümüzde Paris ‘romantizmin’, Milano ‘modanın’, New York ‘finansın’ şehri olarak anılıyor. Ankara da dünyada ‘sağlık turizmi’ dendiğinde ilk akla gelen şehirlerden biri olacak. Bunu başaracağız… Tüm kamu ve özel sektör yetkilileri, Valiliğimiz, Belediyelerimiz, Ankara Ticaret Odası ve sivil toplum kuruluşlarıyla hep birlikte uğraş vermeliyiz. Yakında yapılacak ATO seçimleri var. Ankara ticaretine faydalı olacak kişilerin meclis üyeliklerine yönetim kuruluna seçilerek, Başkan’ın da güzel şeyler yapması için biz de destek verdik. Her zaman da vereceğiz” dedi.

“Hizmet ve gayretlerimi Meclis çatısı altında sürdürmek için yeniden aday olacağım”

2019 genel seçimlerinin önemine de değinen Aydın, Ankara’nın milletvekilliği adaylığını tekrar düşündüğünü açıkladı ve “Yıllardır hem ticaretim, işlerimle hem de Ankara’da sivil toplum kuruluşlarındaki aktif çalışmalarımla katkı vermeye çalışan biri olarak bundan böyle de TBMM çatısı altında Ankara’mıza ülkemize hizmet vermek için gayretlerimi sürdürmek istiyorum. Geleceğin güçlü ve büyük Türkiye’si için 2019’da yapılması öngörülen Cumhurbaşkanlığı seçimleri hayati önem taşıyor. Yeni dönemde Türkiye, demokratikleşme ve kalkınma alanında atağa geçecek, bizi kimse tutamayacaktır. Ülkemiz daha da büyüyecek ve hedeflerine ulaşacaktır. Güçlü lider ve birlik ruhuyla Türkiye, daha rekabetçi ve yenilikçi bir ortamda ekonomik büyümeye hız verecek, 2023 ve 2071 hedeflerine koşar adım yürüyecektir” diye konuştu.

Güncelleme Tarihi: 02 Nisan 2018, 10:48
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER
google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0