banner101

Böylesine Büyük Bir Alçaklığı Hiçbir Milletin Ferdi Yapmaz!

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, internete düşen son ses kaydı ile ilgili olarak, “Böylesine büyük bir alçaklığı hiçbir milletin ferdi yapmaz. Bunu düşman bile yapmaz. Düşmandan daha alçak olan bu insanları, Rabbim inşallah bulmamızı nasip eder. En kritik yerde bile bu dinlemeler yapılabiliyorsa içerideki ve dışarıdaki casusları bulmak da boynumuza borç olsun” dedi.

Böylesine Büyük Bir Alçaklığı Hiçbir Milletin Ferdi Yapmaz!
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, AK Parti Nilüfer Belediye Başkan adayı Dr. Mustafa Esgin ile birlikte Ataevler Mahallesi’ndeki nokta mitingine katıldı. Vatandaşlara seslenen Arınç, son ses kaydı ve Youtube yasaklarını değerlendirdi. Bugün çok kötü bir olay yaşandığını ifade eden Arınç, “AK Parti'yi çökertmek, Başbakanımıza diz çöktürmek, onu mahcup etmek, seçimlerde başarısız kılmak için maalesef gizli eller, kötü insanlar, faaliyete geçtiler. İnsanların özel hayatlarında kişisel beraberliklerinde Youtube ya da erişime koyan zavallı insanlar var. Bunlara bir şekilde söylediklerimizi tekrarlıyoruz. 'Yapmayın, bunlar hukuk kanun dışıdır, bir defa suç işliyorsunuz, bunların hiçbirisi yasalar karşısında delil olarak da kabul edilmez. Bunlar hakkında da bir soruşturma yapılır ve bir karar verilir. Ama şimdi insanların ahlakına, iffetine, hukukuna saygısızlık yapıyorsunuz. Suç işliyorsunuz' dedik. Bunları söyledik. Anlamadılar. Hala tehditlerine devam ettiler. ‘Elimizde şu da var, bu da var’ dediler. Diyelim ki ellerindeki benimle, Başbakanımızla, Ahmet ile Mehmet ile ilgili kayıt olsun. Üzülürüz, sıkılırız, şikayet ederiz, oflanırız. Bu bizimle ilgili bir konudur. Ama bugün yapılan alçaklık devletimizle ilgilidir. Türkiye’nin geleceği bekasıyla ilgili bir konudur. Ben de bugün iyi ki Ankara’ya uğramışım. Üzerimize düşen yasal yetkileri kullandık. Maalesef nereden indirildiği belli olmayan telefonların dinlenmesi suretiyle ilgili değil, alan dinlemesi suretiyle Dışişleri Bakanlığı’nda, MİT’in, Dışişleri Bakanımızın ve askeri yetkililerin katıldığı bir toplantı, maalesef deşifre edildi. Bir kısım yerlerinde montajlar da var. Ama geneli itibariyle Suriye, Türkiye, bölgemiz, belki yapılacak operasyonlar, Türkiye’nin karşılaştığı güvenlik sorunlarının konuşulduğu bir toplantının alan dinlemesi suretiyle hemen hemen 15 dakikalık bir ses kaydı yayınlandı. Arkadaşlar, her şeyi tahammül edebiliriz veya düşünebiliriz, bekleyebiliriz. Ama bir insan eğer bunu devletini batırmak, milli güvenliğini zaafa uğratmak, bizi bir başka ülkeyle savaşa sokmak için yapıldıysa Allah onların bin kere belasını versin. Bunların suçluları bulunur ve onlardan hesap sorulur. Bu hainliğin daniskası. 40 yıldır siyasetteyim. 15-20 yıldan beri meclisteyim. Meclis başkanlığı yaptım. MGK toplantılarına katılıyorum. Böylesine büyük bir alçaklığı hiçbir milletin ferdi yapmaz. Bunu düşman bile yapmaz. Düşmandan daha alçak olan bu insanları Rabbim inşallah bulmamızı nasip eder. Onların suratlarına bakar cevaplarını ve cezalarını veririz” diye konuştu.

“CASUSLARI BULMAK BOYNUMUZUN BORCU OLSUN”
Youtube’a erişimin engellenmesi ile ilgili ise Arınç, şunları söyledi:
“Bir bakan olarak kanunun bana verdiği bir yetki var. Milli güvenliği açıkça tehlikeye sokan yayınlar, RTÜK’ten sorumlu başbakan yardımcısı tarafından geçici olarak durdurulabiliyor. RTÜK televizyon yayınlarında bu belgenin yayınlanmasını veya bu ses kaydının tekrar dinletilmesinin önüne geçti. Ancak internete bir şekilde ulaşıp bunu yayınlayabilen internet siteleri olabilir. Yarın bazı gazeteler bunun suç olmasına rağmen bunu yayınlayabilirler. Onlara buradan söylemek istiyorum ki devlet kaybeder, hükümet değil. Türkiye’nin bütünlüğü, başka ülkelerle ilişkileri ve Allah saklasın Genelkurmay Başkanlığımızın ve Türkiye’nin istihbaratından sorumlu olanların planları, düşünceleri, fikirleri deşifre edilmiş olur. Bu büyük bir suçtur. Ahlak dışı bir cinayettir. Bunun karşısına geçeceğiz. Süratle siber tehlike karşısında esasen bazı tedbirlerimizi almıştık ama Dışişleri Bakanlığı gibi en kritik yerde bu dinleme yapılabiliyorsa, içerideki ve dışarıdaki casusları bulmak da boynumuza borç olsun.”

“BAŞBAKAN ERDOĞAN’A RABBİM ACİL ŞİFALAR VERSİN”
Başbakan Erdoğan’ın Van’da sesi kısık olarak halka seslenmesine de değinen Arınç, “Ağzından bir cümleyi bile çıkartmakta zorlanıyordu. Sesi iyice kısılmış, vücudu bitap düşmüştü. Van’dan bir arkadaşım telefon etti. 'Hepimiz hüngür hüngür ağlıyoruz' dedi. 10 binlerce insan onu dinlemek için gelmişti. O da son takatiyle bir şeyler konuşmaya çalıştı. Bir şeyler derken bir saate yakın konuştu ama eğer yüzünü görmeseniz, sadece radyodan dinleseniz ‘bu ses ona ait değil’ derdiniz. Şüphesiz gece gündüz koşarak, konuşarak, televizyonlarda fikir ve düşüncelerini açıklayarak halkı uyarma görevini yapıyor. Rabbim, acil şifalar versin. İnşallah sizlerin duasıyla sağlığına en kısa zamanda kavuşur. Hepimiz yorulduk, hepimiz koşuyoruz. Dr. Esgin ve tüm Bursa teşkilatımız büyük bir gayretin içindeyiz” dedi.

“RABBİM ONLARIN TUZAKLARINI BAŞLARINA ÇALSIN”
Konuşması sık sık alkışlarla kesilen Arınç, “Bir takım karanlık insanlar, Başbakanımız ve hükumetimizin nezdinde komplolar kurmaya başladılar. Ama bakın ne oldu? Başka bir parti hakkında bunlar olsaydı o partinin yerinde yeller eserdi. Bir başka başbakan hakkında olsaydı o başbakan bu güne kadar 10 defa gitmiş olurdu. Millet bu yalanlara bu hakaretlere inanmadı. Bunu yapanları lanetledi. Onlara sırtını döndü. Hükümetimize tam aksine daha çok sahip çıkmaya başladı. Şimdi onlar artık cinayet işlemeye başladılar. Bugün dolaşıma soktukları kasetlerden de anlıyoruz ki hükümeti de devleti de Türkiye’nin bütünlüğünü de gözleri görmüyor. Bozmaya, parçalamaya çalışıyorlar. Rabbim onların tuzaklarını başlarına çalsın” şeklinde konuştu.

"SON SÖZÜ 30 MART’TA MİLLET SÖYLEYECEK"
Beş aydır sahada çalıştıklarını ifade eden AK Parti Nilüfer Belediye Başkan adayı Dr. Mustafa Esgin ise, Türk milleti üzerinde oyunlar oynandığını ve vatandaşların 30 Mart’ta son sözü söyleyeceğini ifade ederek, “Ben bu kentte bugüne kadar yapılan her şeye teşekkür ediyorum. Biz daha iyisi için yola çıktık. 25 yıllık bu kentin 500 yıllık sorunları var. Çevre sorunu, parkın olmayışı, yolların daraltılmasından söz ediyorsunuz. Bu kentte sadece tabela reklam belediyeciliği var. 64 mahallemizi karış karış geziyoruz. Artık Nilüfer’in hizmet belediyeciliğiyle buluşma zamanı geldi. Artık raket ve maket belediyeciliği sona erecek. Büyükşehir Belediyesi Nilüfer’in yaptığı hizmetlerin 5 katını bu kente kazandırmıştır. Birileri ise ‘Kentini kaybetme’ diyor. Kendinden emin olmayanlar bu cümleyi kurar. Ben kendimden ve sizlerden eminim. Şehrinden emin olan kendinden emin olunan demektir. Artık sloganlarla cevap vermiyoruz. Son söz sizin. 30 Mart’ta son sözü siz söyleyeceksiniz” diye konuştu.
Güncelleme Tarihi: 28 Mart 2014, 10:17
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner103

banner108

google.com, pub-5727224107962425, DIRECT, f08c47fec0942fa0