Ülke olarak şu zamanda ilkleri yaşadığımız kesin.

Özellikle ilk kez halk tarafında seçilmiş bir Cumhurbaşkanı var karşımızda.

Hala birleri bunu kabullenemese de...

Onları anlamakta zor gerçi.

Neyse...

Gelelim Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ülkeyi yönetme noktasında attığı adımlara...

Erdoğan seçilmesinin ardından bir açıklama yapmıştı. 

''Ben diğer Cumhurbaşkanları gibi olmayacağım''demişti.

Dediklerini yaptı ve ülke gündeminde hiç bir zaman çekinmeden partili bir Cumhurbaşkanı olarak açıklamalarda bulundu.

Hatta bununla ilgili geçtiğimiz günlerdeki Ak Parti'deki Olağanüstü Kongre ile  eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun yerine Ulaştırma ve Denizcilik Bakanı Binali Yıldırım'ın Başbakan olmasında kendisinden de görüş alındığı bilinmektedir.

Zaten işin aslında Ak Parti'nin kurucu lideri de Recep Tayyip Erdoğan olduğunu da herkes bilmektedir.

Zaten bu aziz millette Ak Parti'nin en zor süreçlerinde bile Erdoğan'ı hiç bir zaman yalnız bırakmamıştır.

Ne Bakanlar nede Milletvekillerinin veremediği desteği halk meydanlarda vermiştir.

Öyle olmasa %52 oy nasıl alınır...

Bunları görmeyenlere tekrardan hatırlatmak isterim.

İşte bu anlamda ülke olarak fiili olarak geçtiğimiz parti Cumhurbaşkanlığının ilerleyen süreçte yeni anayasa ve Başkanlık sisteminin de değişmesiyle ülke yönetiminde daha çok gündeme gelecektir.

Bence de özellikle yeni  Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım ile önceden eksik giden bir çok konu yeni Başbakanla daha hızlı gideceği aşikardır.

Bu noktada özellikle ilerleyen zamanlarda yeni Anayasa ve  Başkanlık sistemi için önemli adımlar atılacağını düşünüyorum.

Bu adımlar atıldıktan sonrada 2017'de muhtemelen Başkanlık sistemi geldikten sonrada en kısa zamanda erken seçim yapılacağı konuşulmakta.

Bu arada geçtiğimiz günlerde yeni Ak Parti'nin Genel Başkanı ve Başbakan olarak Binali Yıldırım ve kabinesi belli oldu.

Bizlerde ülkemizin 65. Hükümetinin hayırlara vesile olmasını niyaz ederiz.

Aslında bu değişiklik sonrasında özellikle Ak Parti'de Başbakan değişiminde bazı Bakanlarında görev değişikliğinde olması eski hükümette bazı sıkıntılar mı vardı? sorusunu gündeme geldi.

Özellikle bundan önceki köşe yazılarımda yazdığım gibi başta paralel yapı,dokunulmazlıkların kaldırılması ve başkalık sistemi için gerekli adımların atılmaması böyle bir değişikliği öngördü. 

Bu anlamda Bursa içinde elinde çok ciddi bir imkanları olmasına rağmen 3 Bakanlı Bursa lobisi ağır bir darbe aldı.

Gerçi bir çok sıkıntımız devam ediyordu ama...

Özellikle sağlık yatırımları ve göçmen lobisinin fazla olduğu Bursa'da beklenen adımları atacağı kanaatinde olan Bursalılar Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun kabinede görev almamasıyla büyük bir darbe aldığını ifade edelim.

Gerçi yine Ankara'da Bursa lobisi başta Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ve İçişleri Bakanı Efkan Ala ile güçlü bir şekilde kabinede görev alarak Bursa'yı temsil etse de bir kişi eksildi.

Dr.Mehmet Müezzinoğlu yeni görevinde Genel Başkan Yardımcısı olsa da Bursa'ya katkı koyacağı düşünülmekte.

Müezzinoğlu'nun 1 Kasım seçimlerinde Bakan Faruk Çelik'in Bursa'dan Milletvekili olması için destek ve imza toplanması noktasında talihsiz bir açıklama akılarda kalmıştı.

Bu açıklamada ''Ak Parti'de siyaseti 3-5 çapulcu belirleyemez''dediği içinde bazı Ak Partililerin yeni kabinede  olmamasını  iyi oldu anlamında bakışı olduğunu da iletelim.

Hatta ''Ne oldu Müezzinoğlu biz Bursa'dayız ama sen yoksun ''anlamında ona karşıda tepsi olan partililer çıktı.

Hatta bizi arayanlar oldu.

Evet siyaset çok kaygan bir zemin.

Makamların kimselere kalmadığı da aşikar.

Bu anlamda Ak Parti hakikaten çok şeffaf bir parti.

Dün Bakan olan bugün eski Bakan olabiliyor işte.

Hayatın gerçek anlamı da bu zaten...

Ona göre yaşamak lazım...

Makamdan güç olandan değil, makama değer katan kişiler bugün değil yüzyıl geçse de itibarlarını hiç bir zaman kaybetmez.

Konuyu toparlayacak olursak partili Cumhurbaşkanına alışın artık.

Belki her ay veya 15 günde bir Cumhurbaşkanı'nın Başkanlık edeceği toplantılara alışın.

Meydanlarda halka konuşan ve mitingler yapan Cumhurbaşkanı'na da alışın.

Zaten anayasada Cumhurbaşkanı tarafsız olması ibaresi olsa da bu zamana değin hangi Cumhurbaşkanı tarafsız oldu?

Birisi bana cevap versin...

Hangisi ?

Zaten Anayasa'da değişmeyecek mi neden endişe duyuyorsunuz?

Tüm siyasi partiler anayasa değişsin diye seçim beyannamesine koymadı mı? 

Onun için en azından şimdiki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan adam gibi çıkıp açıklama yapıyor ben partili Cumhurbaşkanıyım diyebiliyor.

Bunu halkta sorun etmiyor ama bileri çapsız muhalefetini yapıyorlar maalesef.

Onun için önümüzdeki dönemde bu süreçlere alışın en kısa zamanda referandum ve erken seçim içinde  1 yılın içersinde kapımızı çalabilir bilginiz olsun.

                            ŞEHİTLERİN KEMİKLERİ SIZLADI ALTEPE!

Beni tanımayanlar köşe yazılarımla ilgili hakkımda ileri geri konuşurlar.

Necmi bey neden hiç eleştirmiyor?

Taraf mı tutuyor..

Bu nasıl gazetecilik diye... 

Aslında bildiğim doğruları babam olsa bile zerre yazmaktan çekinmeden yazacak kadar mangal  yürekli birisiyim!

Kimse merak etmesin...

Onun için bu yazdıklarımı dikkatlice okuyun isterseniz...

Gelelim konumuza...

Geçtiğimiz günlerde Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı ile birlikte 55.Uluslararası Bursa Festivali'ni gerçekleştirdiler.

Bende özellikle sosyal medyada bu konuyla ilgili farkındalık oluşturdum.

Ama bir işe yarada mı?

Bu etkinliğin zamanı olmadığıyla alakalı...

Özellikle Gazino Show, eğlenceler vs gibi programların yapılmasının şu zamanda hoş olmayacağını yazdım.

Hatta ismi bende kalsın Ankara'da bir iki Bakana bu konuyu aktardım. Bu görüşmelerde birisinde '''nasıl olur şu zamanda eğlence zamanı mı olur? O kadar şehidimiz varken diyen'' bir Bakan'ın tepkisi olduğunu da  iletmek isterim.

İşte bu aciz kulunuz bu mübarek aylarda ve her gün şehit haberi aldığımız ve içimizin cız dediği şu ortamda en azından bu sene festival yapılmasaydı ne olurdu? 

Kötü mü olurdu?

3-5 Trilyonu bulan bu etkinliği iptal edip bu paraları şehit ve gazi ailelerine verilemez miydi?

İllaki bu festivalin yapılması mı lazımdı?

Ben Allah rızası için yazıyorum...

Ben uyardım ha birleri dinledi birileri dinlemedi bu benim derdim değil.

Ama bu festivale imza atanların vicdanı şu ortamda rahatsa sıkıntı yok.

Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı Başkanı Fatma Durmaz YILBİRLİK ve yönetimi bunu hoş görüyorlarsa sıkıntı yok.

Ben üzerime düşeni yaptım.

Ha bu arada Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe geçen haftaki meclis toplantısında bu konuyla ilgili açıklama da ''terörün istediği bu biz buna alet olmayacağız açıklaması yaptı.''

İyi de Başkan Altepe'ye sormak lazım ülke olarak yastayken bu ne şovu? Bu neyin eğlencesi?

Hem muhafazakar  bir partili olacaksın, hem de partinin kurucu genel başkanı nikahını kuranla yapacak sense çalgı çengi ile, gazino şovla göbek attıracaksın, sonrada terörün istediği bu demekle nasıl izah edeceksin anlamadım.

Başkan Altepe yanındaki danışmanları hiç mi akıl vermiyor?

Anlamadım!

Birisi anlamışsa bana anlatsın.

Birde mübarek ramazan ayına gireceğiz şu zamanda.

Şehitlerimiz için dualar, Kur'an okunsa dahi iyi olmaz mıydı?

Aslında bu yazıyı yazarken ülke genelinde bazı CHP belediyeleri şehit haberlerinden dolayı programlarını iptal ettiklerini de iletelim.

Yani CHP'li Belediyeler her şeye duyarlı Bursa'da ses yok.

Enteresan.

Her şeyin hayırlısı...

Ne diyelim...

Sözlerimi bir ayetle tamamlamak istiyorum.

''Artık sen Allah yolunda savaş, kendinden başkasıyla yükümlü tutulmayacaksın. Mü'minleri hazırlayıp-teşvik et. Umulur ki Allah,''kahredici baskısıyla'' daha zorlu, acı sonuçlandırmasıyla da daha zorludur.(Nisa Süresi 89 Ayeti)

                                BOZBEY'DEN TIK YOK!

Sansürcü Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'den hala bir haber gelmedi.

Malum kendisiyle ve belediyeyle ilgili o kadar iddia gündeme geldi ama hala bir basın toplantısı yapmadı.

Gerçi kendisini basın toplantılarına istediği gazetecileri çağıran bir belediye başkanı olarak tanıyoruz.

Belediyenin 2.yılı değerlendirme toplantısında hangi gazetecilere sansür uyguladığını hala açıklamamakta ısrar etse de buna açıklık getirene kadar yazmaya devam edeceğim. bu konuyu açıklayıncaya kadar yazmaya devam edeceğim.

Nede olsa Laz inadı...

Gelelim geçenlere yerel bir TV programına konuk olan Ak Parti Nilüfer İlçe Başkanı Celil Çolak ile girdiği polemiğe...

Zırt pırt programa bağlanan bu yetmeyince  sunucuyu telefonla mesaj atıp tedirgin eden Bozbey'in açıklamalarına...

O gün açıklananların hepsinin yalan olduğunu iddia etmişti. Bununla ilgili basın açıklaması yapacaktı...

Ama hala kendilerinden bir ses gelmedi ne hikmetse!

Gerçi Başkan Bozbey'i Başkanlık Etik Kurulu Eşi ve akrabalarını işe aldığı için 'Etik Değil' kararı verse de Başkan hala ben suçsuzum diyor.

İyide o zaman sizi durduk yere mi Başbakanlık Etik Kurulu suçlu buldu?

Hani bunu geçtik eşinizin hala belediyede çalışması ne kadar etik?

Bakın size konuyla ilgili ilkeli bir hareket yapan Ak Parti'den örnek aktaracağım.

Adana'nın Ceyhan Belediyesi Başkanı yine aynı sizin durumunuzdaki gibi eşi Belediyede çalıştığı için partiden ihraç edildi.

Buradan bir çağrıda bulunuyorum Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sn.Kemal Kılıçdaroğlu böyle bir belediyenin halk nezdinde  itibarı düştüğünde adım atmayacakta ne zaman adım atacak. Halk adına soruyoruz?

Ey CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Bursa'da herkes bu konuları konuşurken senin Ankara Genel Merkez örgütün bu olayla ilgili bir adım atacak mı?

Size açık çağrıda bulunuyorum.

İster değerlendirin isterse değerlendirmeyin.

Evet Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'ın durumu hiçte iyi değil!

Hatta bize Nilüferle ilgili haberler ve bilgiler gelmeye devam ediyor.

Onları en kısa zamanda sizlere aktarmaya devam edeceğim.

Hatta son gelenlerden bazılarını sizinle paylaşayım...

İddialar odur ki Başkan Bozbey'in Müdür Eşi Belediyede kimi sevmiyorsa, onun görev yeri değişiyormuş... 

Evet bakalım Sansürcü Başkan Bozbey, kamuoyuna ne zaman bilgilendirme toplantısı yapacak hep beraber sabırsızlıkla bekliyoruz.

Biz bu işin takipçisi olcağız.

Bilginize...